Examples of using "Arról" in a sentence and their turkish translations:
Düşündüğüm şey buydu.
- Ondan bahsediyorum.
- Onun hakkında konuşuyorum.
Biz onun hakkında her şeyi biliyoruz.
Bunu daha da fazla konuşmuyoruz.
O bu konuda hiç konuşmadı.
Herkes onu bilir.
Umarım sizi şuna ikna etmişimdir;
Tom onunla ilgileniyor.
Tom onunla ilgilenecek.
Onun hakkında biliyor musunuz?
Ses oradan geliyor.
Bu onunla ilgili değil.
Şu anda onun hakkında konuşmayalım.
Tom bunun hakkında bir şey söyledi.
kendine bir kadeh şaraba daha ihtiyacı olup olmadığını soran
Benim hayalim aktris olmaktı.
Size, ilerleyen süreçte ne olduğundan bahsettim
O şehri asla duymadım.
Bir astronot olmayı hayal ediyor.
Onun hakkında bir şey söyleyemem.
Ondan yapılmış bir yedek anahtarı vardı.
Onun hakkında gerçeği bilmek zorundaydım.
Tom'un geleceğinden emin ol.
Meksikaya gitmeyi hayal ediyorum.
Henüz onun hakkında Tom'la konuşmadım.
Ne olduğu hakkında ne biliyorsun?
Şimdilerde çağdaş toplumlarda,
Nasıl olacağı konusunda şüphem yok.
Kanserimi eteri yağlarla nasıl iyileştireceğime dair
daha çok bütün hissetmekle alakalı.
Kolaylaştıran şeylerden konuşmak istiyorum.
Onu unutabilirsin.
Maalesef onun öldüğünü size bildirmek zorundayım.
Tom ne kadar para harcadığı konusunda yalan söyledi.
O zamanı olmadığına dair şikayet etmeye devam ediyor.
Tom bir milyoner olmayı hayal ediyor.
Onun hakkında onunla konuştun mu?
- Onun hakkında ne düşünüyorsun?
- Onun hakkında ne düşünüyorsunuz?
Belki de tüm kıtaları gezmeyi hayal etmiştiniz.
onları manipüle ettiğimden bihaber olarak seçtiğini keşfettik.
nasıl yaşayacağım hakkında hiçbir fikrim olmadığını fark ettim.
Geçen yıl sonunda kanıtlar yayınladık,
fikir ve çözümlerini paylaşabilecekleri
O seferden asla geri dönmedi.
Onu yapmayı hayal etmezdim.
Ne kadar meşgul olduğumu biliyor musun?
Tom'un eve güvenli şekilde varacağından emin ol.
Ne olduğunu fazla bilmiyoruz.
- Önce, Tom'un yaptığı şey hakkında konuşalım.
- İlk önce, Tom'un ne yaptıklarından bahsedelim.
Bunun arkasında kimin olabileceği ile ilgili bir fikrin var mı?
Bunun arkasında kim olduğuna dair herhangi bir fikrin var mı?
Tom'u güvende tutun.
Nerede olduğumuza dair bir fikrin var mı?
Onlardan her biri gördüğü hakkında bir rapor yazmak zorunda.
Neye önem veriyorlar, fikriniz var mı?
yüzey altında neler olduğu hakkında bir fikir verir.
Birinin aklına cep telefonlarına kamera koymak gelmiş.
Şundan bundan konuşuyorlar.
Dün ne olduğu hakkında seninle konuşmak isterim.
Bunu hiç duymadığımı itiraf etmeliyim.
Neyin yanlış olduğuna dair bir fikrin var mı?
Herkes toplantıda ne olduğu hakkında konuşuyor.
Tom'un ne olduğu hakkında konuşmak istemediği belli.
Sana söylediğimi kimseye söyleme.
Yakında haklı olduğuma ikna olacaksınız.
Tom Mary'yi hatalı olduğu konusunda ikna edemedi.
- Yüz, kalpte ne olduğunu ele verir.
- Yüz, kalpte ne olduğunu açığa vurur.
Ben hiç annenle nasıl tanıştığımı söyledim mi?
Her şeyin yolunda olduğundan emin olmak zorundayım.
O, birincilik ödülünü kazanabileceğini hiç hayal etmedi.
Tom burada ne olduğu hakkında bir şey bilmiyor.
Kendi sevdiğim konuları, insanlarla konuşamaz olmuştum.
şeylerle ilgili onlarla konuşabilirsiniz.
ve bu hızlı değişimin zorunlu olduğunu bilmiyorlar.
İyi şeyler avlamak konusunda orduyla konuştular.
ve insanların geçmişte devrimlere, dönüşümlere
ama bunun nasıl azalacağı konusunda da hazırlıklı olmalıyız
Kapının kilitli olduğundan emin ol.
Kutuda ne olduğuna dair herhangi bir fikrin var mı?
Kibar olmakla ilgili öğreneceğin çok şey var.
- Ne dediğini kaçırdım.
- Söylediğini duymadım.
Tom Mary'nin nerede olduğu hakkında yalan söylediğini düşündü.
Tom her işçiye saygı ile davranıldığından emin olmaya çalıştı.
Tom, Mary'ye olanları hiç anlatmadı.
kendi ailenizden birini kaybettiğiniz zamanı anlatmayın.
önemli olan, dünyayı döndüren şeyin para olduğunu hatırlamaktır.
Günlük hayatlarımızda nasıl çevremizin etkisi altında kaldığımızla da alakalı.
Sırf kazanmış olmak için bir tartışmayı nasıl kazanacağınızdan bahsetmiyorum.
ülkemizi dönüştürmenin cevaplarının onların ellerinde olduğuna
Ama bugün hayatımı zorlaştıran şeylerden konuşmak istemiyorum.
- Bu ne söylediğin değil, bu onu nasıl söylediğindir.
- Mesele ne söylediğin değil, nasıl söylediğindir.
Tom'un kesinlikle neler olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.
Tom'un nerede olabileceği konusunda oldukça iyi bir fikrim var.
- John'a olanları duydun mu?
- John'un başına geleni duydun mu?
- John'a olanı duydun mu?
Bu sözlerin ne anlama geldiği hakkında bir fikri yoktu.
Bazen tekrar hasta olmanın hayalini bile kurdum.
Okyanusa kireç koyma fikrini biraz açabilir misin?
Bay Suziki oğlunu yurt dışında eğitim görme planından vazgeçmesi için ikna etti.
Sadece onu yapmak istemiyorum artık.