Examples of using "Játsszon" in a sentence and their turkish translations:
Tom, Mary'nin diğer çocuklarla oynamasına izin vermedi.
O kelimelerle oynamayı biliyor.
Tom diğer çocuklarla oyunlara katılmayacak kadar çok utangaçtır.
Tom'un seni kandırmasına izin verme.