Examples of using "Hírt" in a sentence and their turkish translations:
O, haberi anlattı.
Haberi yayın.
Yani size kötü haberler vermekten nefret ediyorum
Haberi duyduğumda çok rahatladım.
Onun başarı haberine sevindim.
Tom, Mary'ye kötü haberi verdi.
İyi haberimiz var.
Tom kötü haberi duyunca yıkıldı.
Haberi duyduğunda, o mutlu değildi.
Ben haberleri Tom'a anlattım, Mary'ye değil.
Sana iyi haber vermek için dün gece seni aradım.
Zirveye ulaşıldığının haberi geldiğinde...
Tom, Mary'ye harika haberi söylemek için sabırsızlanıyordu.
Kötü habere nasıl tepki verdi?
İlk çocuğunun doğum haberini işitince, sevinçle fırladı.
Haberi duyduğumda saçlarım döküldü.
İnsanlar bu raporun doğru olduğuna inanıyor.
Sana mesaj göndereceğim.