Translation of "Dolgozni" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Dolgozni" in a sentence and their turkish translations:

- Kezdjünk el dolgozni.
- Álljunk neki dolgozni.

Çalışmaya başlayalım.

Dolgozni fogok.

- Ben çalışacağım.
- Çalışacağım.

Utálok dolgozni.

Çalışmaktan nefret ederim.

Dolgozni próbálunk.

- Çalışmaya çalışıyoruz.
- İş yapmaya çabalıyoruz.

Visszamehetek dolgozni?

İşe geri dönebilir miyim?

Visszamegyek dolgozni.

Ben işe dönüyorum.

Elmentem dolgozni.

Ben işe gidiyorum.

Szeretek dolgozni.

- Ben çalışmayı seviyorum.
- Çalışmayı seviyorum.

Menj dolgozni!

İşe git.

Dolgozni akarunk.

Biz çalışmak istiyoruz.

Dolgozni fogunk.

Biz çalışacağız.

Dolgozni akarok.

Ben çalışmak istiyorum.

- Hány órát szoktál dolgozni?
- Hány órát szokott dolgozni?

Normalde günde kaç saat çalışıyorsun?

Tehát dolgozni kezdtünk.

Dolayısıyla çalışmaya başladık.

Menj vissza dolgozni!

İşe geri dönün.

Kórházban akar dolgozni.

O, hastanede çalışmak istiyor.

Nem akarok dolgozni.

Çalışmak istemiyorum.

Tom visszament dolgozni.

Tom işe geri döndü.

Kocsival járok dolgozni.

İşe arabayla giderim.

Szeretek itt dolgozni.

Burada çalışmaktan zevk alıyorum.

Most visszamegyek dolgozni.

Ben şimdi işe geri dönüyorum.

Bostonban akarok dolgozni.

Boston'da çalışmak istiyorum.

Veled fogok dolgozni.

- Seninle çalışacağım.
- Sizinle çalışacağım.

Szeretek Bostonban dolgozni.

Boston'da çalışmayı seviyorum.

Mikor kezdesz dolgozni?

- Ne zaman işe başlıyorsun?
- Ne zaman işe başlıyorsunuz?

Gyalog járok dolgozni.

Ben işe yürüyerek giderim.

- Akarsz dolgozni? - Nem.

"Çalışmak istiyor musun?" "Hayır."

Nagyszerű itt dolgozni.

Burada çalışmak harika.

Keményen fogok dolgozni.

Sıkı çalışacağım.

Bárkivel tudok dolgozni.

Herkesle çalışabilirim.

Tom dolgozni fog.

Tom çalışacak.

Keményen fogunk dolgozni.

Çok çalışacağız.

Autóval mentem dolgozni.

Arabayla işe gittim.

Néhányunknak dolgozni kell.

Bazılarımız çalışmak zorunda.

Hol akarsz dolgozni?

Nerede çalışmak istersin?

Hol szeretnél dolgozni?

Nerede çalışmak istersin?

Próbáljatok együtt dolgozni.

Birlikte çalışmaya çalış.

Vele fogok dolgozni.

Onunla birlikte çalışacağım.

Mennem kell dolgozni.

İşe gitmek zorundayım.

Nem szeretek dolgozni.

Çalışmayı sevmiyorum.

Ott akarok dolgozni.

Ben orada çalışmak istiyorum.

Biciklivel járok dolgozni.

İşe bisikletle giderim.

Tízig szándékozol dolgozni?

- 10:00'a kadar çalışmayı planlıyor musun?
- Saat ona kadar çalışmayı planlıyor musun?

Busszal jár dolgozni?

O otobüsle mi işe gider?

Itt fogok dolgozni.

Burada çalışacağım.

Kórházban akarok dolgozni.

Bir hastanede çalışmak istiyorum.

Hol fogsz dolgozni?

Nerede çalışıyor olacaksın?

- Nem akartam ott dolgozni.
- Én nem akartam ott dolgozni.

Ben orada çalışmak istemedim.

- Képtelenség ilyen körülmények között dolgozni.
- Ilyen körülmények között képtelenség dolgozni.

Bu şartlar altında çalışmak imkansız.

Tehát ha dolgozni mennek,

O yüzden işinize giderken

Az uruguayiaknak kell dolgozni,

Uruguaylılar için çalışmalısınız,

Szeret a szegényebbekkel dolgozni.

Çünkü o, dar gelirli insanlarla çalışmayı seviyor.

Neki nem kell dolgozni.

- Onun çalışmasına gerek yok.
- Çalışmaya ihtiyacı yok.

Kocsival jár be dolgozni.

O, araba ile işe gider.

Július elsején kezdek dolgozni.

Bir temmuzda çalışmaya başlayacağım.

Vonattal jár be dolgozni.

O işe trenle gidiyor.

Taxival jár be dolgozni.

O, işe taksiyle gider.

Vissza kellene mennem dolgozni.

Ben işe geri dönmeliyim.

Jól tudunk együtt dolgozni.

Birlikte iyi çalışırız.

Ma nem mehetek dolgozni.

Bugün işe gidemem.

Tom dolgozni fog rajta.

Tom onun üzerinde çalışacak.

Gyakran jársz kocsival dolgozni?

İşe sık sık arabayla mı gidersin?

Tamás kórházban akar dolgozni.

Tom bir hastanede çalışmak istiyor.

Vissza kell mennem dolgozni.

İşe dönmeliyim.

Tom vonattal jár dolgozni.

Tom işe trenle gider.

Senki nem akar dolgozni.

Kimse çalışmak istemez.

Nem szeretek hétvégén dolgozni.

Hafta sonlarında çalışmayı sevmiyorum.

Csak kezdj el dolgozni.

Sadece çalışmaya başla.

Tom keményen fog dolgozni.

Tom çok çalışacak.

Jobban szeretek egyedül dolgozni.

- Tek başıma çalışmayı tercih ederim.
- Yalnız çalışmayı tercih ederim.

Nem szeretsz velem dolgozni?

Benimle çalışmayı sevmiyormusun?

Tom szeretett itt dolgozni.

Tom burada çalışmaktan hoşlanıyordu.

Öröm volt veled dolgozni.

Seninle birlikte çalışmaktan zevk alıyordum.

A kórházban akar dolgozni.

O, hastanede çalışmak istiyor.

Tom már elment dolgozni.

Tom zaten işe gitti.

Talán együtt fogunk dolgozni.

Belki de birlikte çalışıyor olacağız.

Ritkán járok gyalog dolgozni.

İşe nadiren yürüyerek giderim.

Nem szeretnék Tommal dolgozni.

Tom'la çalışmak istemezdim.

- Munkába megyek.
- Dolgozni megyek.

İşe gidiyorum.

Egyedül dolgozni nem szórakoztató.

Yalnız çalışmak hiç eğlenceli değil.

Miért szeretsz itt dolgozni?

Neden burada çalışmayı seviyorsun?

Nem akarok Bostonban dolgozni.

Boston'da çalışmak istemiyorum.

Ma nem mentem dolgozni.

Bugün işe gitmedim.

Nem szeretek kint dolgozni.

Dışarıda çalışmayı sevmiyorum.

Már nem megy többé dolgozni.

bir daha asla işe gitmeyecek.

Minden nap vonattal megyek dolgozni.

İşe her gün trenle giderim.

Most el kell mennem dolgozni.

Şimdi işe gitmeliyim.

Késő este is tudok dolgozni.

Geç saatlere kadar çalışabilirim.