Translation of "érdekel" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "érdekel" in a sentence and their turkish translations:

- Nem érdekel.
- Engem nem érdekel.

Meraklı değilim.

Csak érdekel.

Sadece bilmek istiyorum.

Érdekel valakit?

Birisinin umurunda mı?

Tényleg érdekel.

Gerçekten ilgileniyorum.

Miért érdekel?

Neden umursuyorsun?

Kit érdekel?

Kim takar.

- Nem érdekel, hogy mit csinálsz.
- Nem érdekel, mit csinálsz.
- Nem érdekel, hogy mit teszel.
- Nem érdekel, mit teszel.

Ne yaptığın umurumda değil.

Érdekel a zene.

- Ben müzikle ilgilenirim.
- Müziğe ilgi duyuyorum.

Senkit sem érdekel.

Hiç kimse umursamıyor.

Engem ez érdekel.

- Buna ilgim var.
- Buna ilgiliyim.

Érdekel, mennyibe kerül?

Onun kaça mal olduğu umurunda mı?

Érdekel a történelem.

Tarihe meraklıyım.

Minket nem érdekel.

Umursamayız.

Érdekel a művészet?

Sanatla ilgileniyor musun?

Érdekel a zene?

Müzikle ilgileniyor musun?

Érdekel minden vallás.

Ben bütün dinlerle ilgileniyorum.

Kurvára nem érdekel.

Umurumda değil.

Érdekel a sport?

Sporla ilgilenir misin?

Érdekel a véleményem?

Fikrim ilgini çekti mi?

- Az már nem érdekel.
- Az többé nem érdekel engem.

Artık o beni ilgilendirmiyor.

- Nagyon érdekel a klasszikus irodalom.
- Leginkább a klasszikus irodalom érdekel.

Klasik edebiyatla çok ilgileniyorum.

- Nem érdekel, hogy ez micsoda.
- Nem érdekel, hogy mi ez.

Onun ne olduğu umurumda değil.

Kit érdekel, mit gondolnak?

Onların ne düşündüğü kimin umurunda?

Nem érdekel, hogy döntesz.

Hangi seçimi yaptığın umurumda değil.

Hol érdekel, mit beszélnek?

İnsanların ne dediği umurumda değil.

Nem érdekel, kivel mész.

Kimle gittiğin umurumda değil.

Nem érdekel, hogy érzel.

Nasıl hissettiğin umurumda değil.

Engem igenis tényleg érdekel.

Gerçekten umursuyorum.

Ez igazából kit érdekel?

Gerçekten kimin umurunda?

Japán történelme érdekel engem.

Japonya tarihiyle ilgileniyorum.

Kit érdekel, mit gondolsz?

Ne düşündüğün kimin umurunda?

Érdekel a japán történelem.

Japon tarihi ilgimi çekiyor.

Miért is érdekel ez?

Neden sen bile bu konuda endişeleniyorsun?

Nem érdekel, mit csinál.

Onun ne yaptığı umurumda değil.

Nem érdekel a pénz.

Ben parayı önemsemem.

- Teszek a véleményedre!
- Nem érdekel, mit gondolsz.
- Nem érdekel, hogy mit gondolsz.

Ne düşündüğün umurumda değil.

- Nem érdekel, hogy meddig kell várnom.
- Nem érdekel, hogy mennyit kell várnom.

Ne kadar beklemek zorunda olduğum umurumda değil.

Nem érdekel, hogy melyiket választod.

- Hangisini seçtiğin umurumda değil.
- Hangisini seçersen seç, umurumda değil.

- Kit érdekel?
- Ki foglalkozik vele!?

- Kimin umurunda?
- Kime ne?

Minket nem érdekel, mit csinál.

Onun ne yaptığı umurumuzda değil.

Az sem érdekel, ha híresek.

Onların ünlü olup olmadığı umurumda değil.

Őszintén szólva, nem nagyon érdekel.

Açıkça konuşmak gerekirse, o çok fazla umurumda değil.

A politika nem érdekel engem.

Ben siyasetle ilgili değilim.

Nem érdekel, hol fogsz vacsorázni.

Akşam yemeğini nerede yediğin umurumda değil.

Kit érdekel, mi történik Tommal?

Tom'a ne olduğu kimin umurunda?

Mióta érdekel téged az etika?

Ne zamandan beri ahlak kurallarını önemsiyorsun?

Engem már semmi nem érdekel.

Artık hiçbir şey beni ilgilendirmiyor.

Nem érdekel, mi az ára!

Fiyatı umursamıyorum.

Kit érdekel, kinek a hibája?

Bunun kimin hatası olduğu kimin umurunda?

Nem érdekel, akárhogy is legyen.

Şöyle ya da böyle umurumda değil.

Engem nem érdekel a sport.

Ben sporla ilgilenmiyorum.

Kit érdekel, mit csinál Tom?

- Tom'un yaptıkları kimin umurunda?
- Tom'un yaptığı şey kimi ilgilendiriyor?

Kit érdekel, hogy mi történik?

Ne olduğu kimin umurunda?

Nem érdekel téged a foci?

Futbolla ilgilenmiyor musun?

Miért érdekel, hogy mi történik?

- Olup bitenleri neden kafana takıyorsun?
- Neler olduğu neden umurunda?

- Mondtam neki, hogy nem érdekel.
- Mondtam én neki, hogy ez engem nem érdekel.

Ona ilgilenmediğimi söyledim.

- Tulajdonképpen érdekel valakit az, hogy mennyi az idő?
- Érdekel bárkit is az, hány óra?

Saatin kaç olduğu gerçekten herhangi birinin umurunda mı?

Társadalmi lények vagyunk, érdekel mások viselkedése,

Biz sosyal insanlarız, diğer insanların ne yaptığını gerçekten önemsiyor,

Találni fogsz majd valamit, ami érdekel.

- Seni ilgilendiren bir şey bulacaksın.
- Sen seni ilgilendiren bir şey bulacaksın.

Kit érdekel, hogy Tom mit akar?

Tom'un ne istediği kimin umurunda?

Senkit nem érdekel, hogy mit gondolsz.

Kimse ne düşündüğünü önemsemez.

- Egyik sem érdekel.
- Egyik sem foglalkoztat.

İkisi de umurumda değil.

Nem érdekel, hogy Tom mit tett.

Tom'un ne yaptığı umurumda değil.

Nem érdekel, hogy mit mondott Tamás.

Tom'un ne dediği umurumda değil.

Nem érdekel, hogy jössz vagy sem.

Gelmen ya da gelmemen umurumda değil.

Engem nem érdekel, mit gondol Tomi.

Tom'un düşündüğüyle ilgilenmiyorum.

Kit érdekel, hogy Tom mit mond?

Tom'un ne dediği kimin umurunda?

Kit érdekel, hogy Tom mit mondott?

Tom'un ne dediği kimin umurunda?

Hú! Kit érdekel, mit gondol Tom!?

Peh! Tom'un ne düşündüğü kimin umurunda?

Azt csinálsz, amit akarsz. Nem érdekel.

Ne istersen yap. Umurumda değil.

Nem érdekel, hogy hiszel-e nekem.

Bana inanıp inanmadığın umurumda değil.

Nem érdekel, hogy milyen következménye lehet.

Sonuçlarını umursamıyorum.

- Teszek rá.
- Hol érdekel az engem?

- Umurumda bile değil.
- Çok da tın.

Nem érdekel, hogy az autóm piszkos.

Arabamın kirli olmasını umursamam.

Nem kell olyat hallanom, ami nem érdekel.

İlgilenmediğim hiçbir şeyi duymak zorunda değilim.

Anya vagyok, tehát érdekel a gyermekem jövője.

Ben bir anneyim, bu yüzden çocuğumun geleceğini önemsiyorum.

Nem érdekel, hogy mit mondott az anyád.

Annenin söylediği umurumda değil.

Engem nem érdekel, hogy ön mit akar.

İstediğin şey umurumda değil.

- Senkit sem érdekel.
- Senki sem törődik vele.

Hiç kimse umursamıyor.

Kit érdekel, hogy mindenki más mit gondol?

Başka herkesin ne düşündüğü kimin umurunda?

Fiú vagyok-e vagy lány? Kit érdekel?

Ben bir erkek miyim yoksa kız mıyım? Kimin umurunda?

Nem érdekel, hogy győz-e a csapatunk.

Bizim takımın kazanması ya da kazanmaması umurumda değil.

Nem érdekel, mennyire viszket. Ne vakard meg.

Ne kadar kaşındığı umurumda değil. Onu kaşıma.

- Nem érdekel a divat.
- Teszek a divatra.

Moda umurumda değil.

Nem tudok mindent elmondani neked, ami érdekel.

Bilmek istediğin her şeyi sana söyleyemem.

Nem érdekel, hogy ki csókolja meg Tamást.

Tom'u kimin öptüğü umurumda değil.

Érdekel az engem, hogy élek-e még?

Yaşamam ya da ölmem umurumda değil.

Nem érdekel, hogy Tom ezt kinek adja.

Tom'un bunu kime verdiği umurumda değil.

Még ha igazad is van, kit érdekel?

Haklı olsan bile kimin umurunda?

Elmész? Menj csak, mert engem aztán nem érdekel!

Gidiyor musun? Öyleyse git, çünkü umurumda değil.

Még csak nem is érdekel, hogy utál-e.

Benden nefret etmesi umurumda bile olmaz.

Nem érdekel, Tom mit csinál a saját pénzével.

Tom'un kendi parasıyla ne yapacağı umurumda değil.

- Teszek a törvényre!
- Hol érdekel engem a törvény?

Yasa umurumda değil.

Engem csak az érdekel, hogy hol van Tomi.

Sadece Tom'un nerede olduğunu bilmek istiyorum.

Már nem érdekel annyira a politika, mint egykor.

Eskisi kadar politika ile ilgilenmiyorum.

- Csak én törődöm ezzel?
- Ez csak engem érdekel?

Umursayan kişi sadece ben miyim?

Nem érdekel, hogy halálom után a nevem fennmarad-e.

Benden sonra ismimin yaşaması fikri hiç ilgimi çekmiyor.