Examples of using "Zusammenzuarbeiten" in a sentence and their turkish translations:
Birlikte çalışmayı öğrenmemiz gerek.
Seninle çalışmaya can atıyorum.
Tom ve Mary birlikte çalışmayı kabul ettiler.
Tom Mary ile çalışmayı reddetti.
Projede birlikte çalışmayı kabul ettiler.
Sizinle çalışmak bir zevkti.
- Tom ve Mary'nin beraber çalışmayı öğrenmeleri gerek.
- Tom ve Meryem'in birlikte çalışmayı öğrenmeleri gerek.
Bir hata yaptığında onu asla kabul etmeyeceği için Tom birlikte çalışmak için sinir bozucu bir kişi.