Examples of using "Zubringen" in a sentence and their turkish translations:
Gelecek on yılı hapishanede geçirmek ister misin?
Bütün hayatımı burada geçirmek istemiyorum.
Hayatını bu şartlar altında sürdüremezsin.
Tom Boston'da birkaç hafta geçirmesi gerektiğini söyledi.
Bu kursta, daha çok bir yerli gibi konuşmanıza yardım ederek zaman geçireceğiz.