Examples of using "Wellen" in a sentence and their turkish translations:
Dalgalar yüksek.
Dalgalar rüzgar tarafından oluşturulur.
Dalgalar bugün yüksek.
Pozitif enerji gönderiyorum. Ommmmm.
Dalgalar kayalara çarptılar.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
Karadeniz'in dalgalarını severim.
Işık, dalga mı yoksa parçacık mı?
Işık ve ses dalgalar halinde iletilir.
Gemi dalgaların elinde sürükleniyordu.
Deniz bazen çok özel bir gösteri sahneye koyar. Işıltılı gelgitler.
su kütlesi yeterli miktarda olmadığı için sadece dev dalgalar ortaya çıkar
Gemi dalgaların elindeydi.
Adanın bir kısmı çok büyük dalgalar tarafından tahrip edildi.
- Tom, dalgaların sahile vurma sesini dinledi.
- Tom, dalgaların sahile vurmasını dinledi.
Ben onlarla sörf yapmaya gittim.
Tom gözlerini kapadı ve sahile çarpan dalgaların sesini dinledi.
Ben bütün gün bilgisayar ekranı önünde otururum, bu yüzden elektro-manyetik dalgalar tarafından oldukça şiddetli şekilde bombardıman edilirim.