Examples of using "Wassers" in a sentence and their turkish translations:
İnsanın dörtte üçü su
- Balık suyun dışında yaşayamaz.
- Balıklar suyun dışında yaşayamaz.
Havuz temiz su dolu.
üzerlerine gelen ek suyun ağırlığından taşarlarsa?
Tom üzerine bir kova buzlu soğuk su döktü.
Okyanuslar yeryüzündeki tüm suyun yaklaşık % 97'sini içerirler.
Onu bir kova soğuk suyla uyandırabilirdim.
Dünyadaki suyun sadece yüzde 3.5'u tazedir.
Dünyadaki tüm suyun yüzde birinden azı tatlı sudur.
gelen suyun yüksekliği 10 katlı bir binayı geçebiliyor
Kuyu kuruyuncaya kadar asla suyun değerini bilmeyiz.
Dünyadaki suyun yüzde 96,5'i okyanuslarımızdadır.
Dünyadaki suyun yaklaşık yüzde 97'si okyanuslardadır.
Mary uyandırmak için Tom'un yüzüne bir kova soğuk su attı.
Lütfen musluğu kapatın. Damlama sinirlerimi bozuyor.
Europa ve Enceladus'un, yüzeylerinin altında sıvı sudan oluşan bir okyanusa sahip oldukları düşünülmektedir.