Examples of using "Außerhalb" in a sentence and their turkish translations:
beşinci sınıfların dışında duruyorum,
Tom şehir dışında yaşar.
O, kent dışında yaşar.
Tom dışarıda olmalı.
O dışarıda olmalı.
Lütfen evin dışında bekleyin.
Onlar şehir dışında yaşıyorlar.
O kampüs dışından yaşıyor.
Tom geçimini kampüsten sağlıyor.
Tom şehir dışında yaşıyor.
O, şehir dışında yaşıyor.
- Balık suyun dışında yaşayamaz.
- Balıklar suyun dışında yaşayamaz.
zihnin dışında arayamayız.''
birçok insan var.
Saha dışında da böyledir.
Olanlar kontrolüm dışındaydı.
O iş için kasaba dışındadır.
Yatağın dışında ne yapıyorsun?
Arkadaşım şehir dışında yaşıyor.
Annem ve babam şehir dışında yaşıyor.
Tom'un ebeveynleri Kanada'nın dışında doğdular.
bu oort bulutunun dışından geçen bir tane yıldız
aslında beyninin dışında, kollarında.
Ben kediyi evin dışında bıraktım.
İstasyondan çıktı ve yakındaki telefon kulübesine girdi.
Bu ilacı çocukların ulaşamayacağı bir yerde tutun.
Bu müzenin içinde değil, dışında fotoğraf çekebilirsin.
El sıkışma yok, "haydi çak bir tane" yok, evin dışında sarılmak yok.
Ötegezegenler, güneş sistemi dışındaki gezegenlerdir.
Tom'un tam Boston'un dışında bir sürü arsaya sahip.
Tom'un Boston'un hemen dışında küçük bir çiftliği var.
Araba şehrin beş mil dışında bozuldu.
Amerikalıların giydikleri giysilerin çoğu Amerika'nın dışında yapılmaktadır.
Avrupalıların giydikleri giysilerin çoğu Avrupa'nın dışında yapılmaktadır.
Tom'la ilk kez kasabanın dışında küçük bir barda tanıştım.
Kanadalıların giydikleri giysilerin çoğu Kanada'nın dışında yapılmaktadır.
Hastalarımın çoğu bana kasaba dışından geliyor.
O gider ve sınıfın dışında oturur ama gülmeyi durduramaz.
Sigara içme yasağı bildirimi dün restoranın dışında yayınlandı.
Biz harika olanı dışımızda arıyoruz, oysaki onu içimizde taşıyoruz.
Tanıdığım en sosyal insanlardan bazılarının hem çevrim içi hem de çevrim dışı arkadaşları var.
Bu ilacı çocukların alamayacağı bir yere koy.
Türkiye dışında heryerde didik didik çantanız aranıyor veya başka türlü alarmlar var
1811'de, Mareşal Masséna'nın ordusu Lizbon'un dışında durdurulduğunda, Napolyon Soult'a