Examples of using "Richtige" in a sentence and their turkish translations:
Sen doğru olanı yaptın.
- Doğru kelimeyi seç!
- Doğru sözü seçin!
Yapılacak doğru şey bu.
- Kimin konuştuğuna bak.
- Tencere dibin kara, seninki benden kara.
- Konuşana bak hele.
- Diyene de bakın.
- Dinime söven bari Müslüman olsa.
- Dinime küfreden bari Müslüman olsa.
Bu yapmak için doğru şey.
Doğru sözü seçin!
Ben doğru şeyi yapıyorum.
Doğru yanıtı bul!
Ben doğru şeyi yaptım.
- Şimdi ne yeri ne de zamanı Tom.
- Bunun ne yeri ne de sırası Tom.
- Şimdi yeri ve sırası değil Tom.
Lütfen doğru cevabı işaretleyiniz.
doğru soru ise tam olarak şu
Gerçekten ilaç gibi geldi.
O, ruhtur.
Doğru cevap nedir?
- O, doğru cevap.
- O, doğru yanıt.
O doğru şeyi yaptı.
Doğru cevabı işaretleyin.
Doğru olanı yapmak istedim.
Doğru olanı yapmak zorundayım.
Ben doğru şeyi yaptım.
Doğru şeyleri öğrenmeliyiz.
Bu doğru karar.
"Okonatta" doğru kelimedir.
Tom doğru davranışa sahip.
O doğru olanı yaptı.
Tom'un doğru fikri vardı.
Bu doğru seçimdi.
Orası doğru yol mu?
Bu doğru apartman değil.
Tom doğru olanı yaptı.
Doğru çağrıydı.
Tom her zaman doğru şeyi yaptı.
Kimse doğru cevabı bilmiyor.
Lütfen doğru cevabı daire içine alın.
Doğru yönde gitmiyorsun.
Doğru soruyu sormazsan doğru yanıtı alamazsın.
Evet, o doğru cevap.
Doğru karar verdim.
O, doğru cevap değil.
- Beden tam oturdu.
- Ölçü tam uydu.
Doğru seçimi yaptın.
O doğru seçimi yaptı.
Doğru seçimi yaptı.
Doğru seçimi yaptılar.
Sadece iki doğru cevap var.
- Doğru şeyi yapıyordum diye düşündüm.
- Doğru şeyi yapıyordum sandım.
Tom umutsuzca doğru şeyi yapmak istiyor.
Sen doğru karar verdin.
Bunun doğru yol olduğundan emin misin?
Doğru yönde mi gidiyorum?
O benim tek gerçek arkadaşım.
Doğru şeyi yapmaya çalışıyordum.
Doğru kadını bekliyorum.
Tom'un doğru şeyi yapacağından eminim.
Kimse doğru cevabı veremedi.
Bunun yapacak doğru şey olduğunu düşündüm.
Tom doğru seçim yaptı.
Doğru cevabı bilmiyorum.
Doğru cevabı işaretleyiniz.
Öğrenci doğru cevabı verdi.
Biz doğru yönde gidiyoruz.
Sadece bir doğru cevap var.
Sen benim gerçek annem değilsin.
Yaptığının doğru olduğunu biliyoruz.
doğru cevap mı diye sorarsak...
Bakın, işte. Bu gayet iyi.
Bu, istasyona giden doğru yol mu?
Bu Boston için doğru otobüs mü?
O, iş için uygun adamdır.
Bu Tokyo için doğru tren mi?
O, ruhtur, Bay Suzuki.
- Bu tam senin dişine göre.
- Bu senin bildiğin bir iş.
O senin için doğru adam değil.
O benim için doğru adam değil.
Mary Tom için doğru kız değil.
Tom bu iş için doğru adam.
Şimdi gerçekten zamanı değil.
Sanırım doğru şeyi yaptım.
Sanırım doğru şeyi yaptın.
Sadece doğru şeyi yapmaya çalışıyorum.
Tom yalnızca doğru şeyi yapmaya çalışıyordu.
Onlar doğru yönde gitmiyor.
O sizin için doğru kız değil.
Tom sizin için doğru adam değil.
Ben doğru şeyi yaptığımı umuyorum.
Doğru şeyi yaptığımı biliyorum.