Examples of using "Reiste" in a sentence and their turkish translations:
Ben geziyordum.
Yaya olarak dolaştı.
- Tom yalnız yolculuk etti.
- Tom yalnız yolculuk ediyordu.
O seyahat etmeyi severdi.
- Tom pazartesi günü ayrıldı.
- Tom, pazartesi gitti.
Tom birinci sınıf seyahat etti.
O, Avrupa'da dolaştı.
Avrupa etrafında dolaştım.
ve dünyayı dolaşmaya başladım.
O, Japonya'da dolaştı.
Bir takma isimle seyahat etti.
O, fırtınaya rağmen yola çıktı.
O başka bir isim altında seyahat etti.
Amerika yoluyla Avrupa'ya gittim.
O, tüm dünyayı gezdi.
Tom geçmişe seyahat etti.
Tom seyahat etmeyi sevdi.
- Tom başka bir boyuta gitti.
- Tom başka bir boyuta geçti.
Tom Avrupayı gezdi.
Tek başıma seyahat ettim.
Ben Avrupa'yı gezdim.
Ailesi ile birlikte Hawaii'ye gitti.
Adam çalıntı bir pasaportla seyahat ediyordu.
O, kara yolu ile İtalya'ya gitti.
Bay Brown, 15 Mayıs'ta İngiltere'ye gitti.
Başkan bu sabah Amerika'ya hareket etti.
O, uçakla Tokyo'dan Osaka'ya gitti.
Uçakla Tokyo'dan Osaka'ya gitti.
Üniversiteden mezun olduktan sonra, dünyayı gezerek iki yıl geçirdim.
O, otobüsle seyahat etti.
Geçen Yaz İtalya'ya seyahat ettim.
O, tüm dünyayı gezdi.
- Hollanda'yı ziyaret edene kadar hiç rüzgar değirmeni görmemiştim.
- Hollanda'yı ziyaret edene kadar hiç yel değirmeni görmemiştim.
23 Ocak günü Çin'de bir aile Wuhan'dan Guangzhou'ya seyahat etti.
Boston'a trenle gittim.
Tom gece yarısı gitti.
Mary geleceğe gitti ve iklim değişikliğinin dünya üzerindeki tüm yaşamı tahrip ettiğini gördü.
O, Paris üzerinden Londra'ya gitti.
Pazartesi günü geldi ve ertesi günü yine ayrıldı.