Examples of using "Pfeffer" in a sentence and their turkish translations:
Biberi severim.
- Asıl sorun şu ki.
- Sıkıntı şurada ki.
Lütfen biberi bana uzat.
Biraz daha biber ekle.
Lütfen bana tuzu ve biberi ver.
Lütfen biberi bana uzat.
Lütfen bana tuz ve biber ver.
Lütfen bana biberi uzatır mısın?
Çok fazla biber koydun.
Tuz ve biberle balığı çeşnilendirdim.
Çorbaya o kadar çok biber koyma.
Bana tuzu ve biberi uzat lütfen.
Onun içine çok fazla biber koydun.
O her zaman yumurtaları tuzsuz ve bibersiz yer.
Bu ise şüpheleri arttırmakta tuz ve biber oluyor
Sorun oydu.
- Meselenin püf noktası odur.
- Meselenin özü odur.
Biber ve ekşi yağ ile baharatlandırılmış sulu çorbaydı.
Her şeyi iyice karıştırdıktan sonra, salata sosu ve biraz biber ekleyin!