Examples of using "Nehmt" in a sentence and their turkish translations:
Her ihtimale karşı pasaportlarını yanına al.
Lütfen ev ödevini çıkar!
Yabancılardan şeker almayın.
Benimkini al.
Sınıftayken şapkalarınızı çıkarın.
Al senin olsun.
Biraz aspirin al.
Her şeyi al.
Haplarınızı alın.
Lütfen yerlerinize oturun.
Hangisini alırsın?
Yolun solunda gidin.
Hangilerini alıyorsun?
Sakin olun.
Acil çıkışı kullanın!
Al bunları.
Arabamı al.
Sen hediye kabul etmiyorsun.
Haplarınızı alın.
Bir otobüse bin.
Hangi trene biniyorsun?
Tıraş losyonu kullanıyor musun?
İlaçlarını alıyor musun?
Bir kurabiye daha al.
Her birinizin bir parça kağıt çıkarmasını ve ne olduğunu yazmasını istiyorum.
Bir parça kek alın.
Biraz doğum günü pastası ye.
Tom'u çok ciddiye alma.
Tom'u yüzmeye götür.
Ne lazımsa al.
Olayları hep fazla ciddiye alıyorsun.
Yarışmaya katılacak mısınız?
Bu kırmızı hapların ikisini al.
Yabancılardan içecek kabul etmeyin.
Lütfen kanepede oturun.
Lütfen birini alın.
Kediyi almayın.
Her zaman ihtiyacın olanı al.
Onu hafife almayın.
Neden birkaç gün izin almıyorsun?
Hangi trene bineceksin?
Oturun, lütfen.
Maraton katılıyor musunuz?
Lütfen oturun.
Yayını kasete kaydet.