Examples of using "Klingelt" in a sentence and their turkish translations:
Cep telefonum çalıyor.
Telefonun çalıyor.
Cep telefonun çalıyor.
Telefon çalıyor!
Telefon çalıyor.
- Çalar saat ötüyor.
- Çalar saat çalıyor.
Telefon mu çalıyor?
Telefonun çalıyor, Tom.
Kapı zili çalıyor.
Bir dakika, telefonum çalıyor.
- Kapıyı kim çalıyor?
- Kapıda zili kim çalıyor?
Telefonu al,çalıyor.
- "Telefon çalıyor." "Ben bakarım."
- " Telefon çalıyor. " "Ben cevap veririm."
Biri banyoya girdi mi, telefon çalar.
O isim bir şey hatırlatmıyor.
Telefon tekrar çalarsa onu umursamayacağım.
Cep telefonum çalıyor.
Tom genellikle her sabah çalar saati çalmadan önce uyanır.
Telefon çalıyor. İstersen, yanıtlayacağım.
Zil çalıyor. Tom, lütfen git ve kapıyı aç.
Bu bir şey çağrıştırmıyor mu?