Examples of using "Ebene" in a sentence and their turkish translations:
Nehir düzlükte menderesler çiziyor.
Kent bir ova üzerindedir.
toplumun seviyesini görmesin diye
Bu, onu farklı bir seviyeye taşıyor.
Hani gene dairesel dairesel bir düzlük var ya iddiaya göre
ve o seçim mümkün olduğu kadar yerel düzeyde uygulanmalı.
Dünya genelinde ve zaman içerisinde bireysel seviyede neler oluyor?
Esperanto ile diğer ülkelerden gelen insanlarla eşit olarak iletişim kurabilirsiniz.
Açık düzlüklerde her gece farklı bir mücadele verilir. Afrika Savanı kararıyor.
Romanesk tarzı yarımküre şeklindeki tonozlar, sütunlar, kemerli pencereler,geniş düz yüzeyler,kalın,savunmaya uygun duvarlar ve masif bloklu şekillerle karakterize edilir.