Examples of using "Trouve" in a sentence and their turkish translations:
Bir iş bul.
- Arayan bulur.
- Kim ararsa, bulur.
Seni çekici buluyorum.
Bir arkadaş bulan bir hazine bulur.
Onu etkileyici buluyorum.
- Onu saldırgan buluyorum.
- Bunu rencide edici buluyorum.
Seni ilginç buluyorum.
Seni çok çekici buluyorum.
Ben bunu iğrenç buluyorum.
Seni çok çekici buluyorum.
Farklılıkları bul.
Bir iş bul!
Ara; bul; keşfet !
Onu nasıl bulacağız?
Kedi nerede?
Onu çok üzgün buluyorum.
Kızın nerede?
ve onu bulamıyorlar.
Erkek, yavruları bulursa...
kuzey kutbunu buluyor
Havaalanı nerede?
Ben onu ilgi çekici buluyorum.
Onu ilginç buluyorum.
Tom'u bul.
Giriş nerededir?
Bana bir avukat bul.
Onu komik buluyorum.
Tom'un eğlenceli olduğunu düşünüyorum.
Bu kafa karıştırıcı.
- Bence süper!
- Bence harika!
Lamba anahtarı nerede?
Ben onu kuşkulu buluyorum.
Aşk nerede?
Okul nerede?
Onu bul.
Asansörler nerede?
Otobüs terminali nerede?
- Postane nerededir?
- Postane nerede?
Bir iş bul.
Bana onun nerede olduğunu söyle.
Onu komik bulmuyorum.
Bana onun nerede olduğunu söyle.
ve devasa deniz kayalıklarının,
manyetik kuzey kutbunu buluyor
- Ben yüzmeyi eğlenceli buluyorum.
- Yüzmeyi eğlenceli bulurum.
O köşededir.
Onun evi nerede?
Yunan büyükelçiliği nerede?
İsrail Büyükelçiliği nerededir?
- O, onda ne buluyor?
- O, onda ne görüyor?
Park nerede?
Abarttığını düşünüyorum.
Kaptanınız nerede?
Polanya nerede?
Bunu çok ilginç buluyorum.
Seni bulamıyorum.
Bu şarabın iyi olduğunu düşünüyorum.
Kendinize uygun bir takım elbise alın.
Hiç kimse bunu ilginç bulmuyor.
Baban nerede?
Sanırım o haksızdı.
Onun dilini kaba buluyorum.
Spor salonu nerede?
- Onun nerede olduğunu bilmiyorum.
- Nerede olduğunu bilmiyorum.
Kedi nerede?
Kendine başka bir yardakçı bul!
Çevrede kimse yok.
Demiryolu istasyonu nerede?
Arkadaşım benim yanımda.
Arkadaşlarım nerede olduğumu bilmiyor.
Demiryolu istasyonu nerede?
Kedi nerede?
Bana şarabın nerede olduğunu söyle.
İstasyonun nerede olduğunu biliyor musun?
bir karar destek sistemi kurduk.
Bence bu muhteşem bir şey.
bunu inanılmaz bir nankörlük olarak görüyorum.
Yemek arabası nerede?
Ben anahtarımı bulamıyorum.
Benim ayakkabılarımı bulamıyorum.
Japon turistlere her yerde rastlarsın.
Kediyi bulun.
Maalesef, o yoktur.
O her şeyde bir hata bulur.
Bagajımı bulamıyorum.
Bu cümleyi nispeten orijinal buluyorum.