Translation of "Test" in Turkish

- J'ai échoué au test écrit.
- J'ai raté le test écrit.

Yazılı sınavda başarısız oldum.

Ça sera en test.

Bu, testte olacak.

C'est mon dernier test.

Bu benim son incelemem.

J'ai trouvé ce test difficile.

Ben testi zor buldum.

Faisons un test de grossesse.

Hadi hamilelik testi yaptıralım.

Je dois repasser le test.

Sınava tekrar katılmak zorundayım.

Nous aurons un test demain.

- Yarın bir testimiz var.
- Bizim yarın bir testimiz var.

Le test s'est avéré négatif.

Test negatif geldi.

- À quand remonte votre dernier test auditif ?
- À quand remonte ton dernier test auditif ?

En son ne zaman işitme testi yaptırmıştınız?

Mais aucun autre test n'était négatif,

Diğer tahlillerde bir sorun yoktu,

Pendant un test standard du protocole,

Standart test sürecinde bir gün,

- C'était un test.
- C'était un examen.

O bir sınavdı.

Un test A.D.N. prouva son innocence.

Bir DNA testi onun masum olduğunu gösterdi.

Je pensais réussir facilement ce test.

Ben bu testi kolayca geçebileceğimi düşündüm.

Il se prépare pour le test.

O sınava hazırlanıyor.

Nous avons parlé du test d'hier.

Dünkü test hakkında konuştuk.

- Tom sembla anxieux des résultats du test d'anglais.
- Tom semble préoccupé du résultat du test d'anglais.

Tom bir İngilizce testin sonucu hakkında üzgün görünüyordu.

Le dernier test était celui de l'ombre,

Son teste gölge testi denirdi,

Il a réussi le test comme prévu.

Beklenildiği gibi testi geçti.

La première fois, j'ai raté le test.

İlk başta, testte başarısız oldum.

Tom a très bien fait le test.

Tom gerçekten sınavda iyi yaptı.

Je serai capable de réussir le test.

Ben testi geçebileceğim.

J'aimerais que vous fassiez un test sanguin.

Kan testi yaptırmanı istiyorum.

Toute la classe a passé le test.

Bütün sınıf, testi yaptı.

J'ai passé le test haut la main.

Sınavı çok başarılı bir biçimde geçtim.

- Aimeriez-vous faire un test de dépistage du VIH ?
- Aimerais-tu faire un test de dépistage du VIH ?

HIV testi yaptırmak ister misiniz?

On débute par un test à petite échelle.

Küçük bir deney yaparız.

Dix contre un que tu réussis ton test.

- Testi geçebileceğine dair bire on bahse girerim.
- Bire on testi geçebilirsin.

Quel fut le résultat du test de Marie ?

Mary'nin test sonucu neydi?

Je dois étudier pour un test de biologie.

Biyoloji testi için çalışmak zorundayım.

Elle s'est soumise à un test de grossesse.

O gebelik testi yaptırdı.

Le test du nouveau moteur a lieu aujourd'hui.

Yeni motor testi bugün gerçekleşir.

Tom a fait quelques erreurs dans le test.

- Tom testte bazı hatalar yaptı.
- Tom sınavda bazı hatalar yaptı.

Les personnes suivantes ont été soumises au test.

Aşağıdaki insanlar teste tabi tutuldu.

J'ai subi un test de dépistage du SIDA.

AIDS testi yaptırdım.

Tom n'a pas réussi le test de l'écureuil.

Tom sincap testini geçemedi.

Mademoiselle Klein fait passer un test chaque vendredi.

Bayan Klein her Cuma bir test verir.

Nous aurons un test d'Anglais cette après-midi.

Bu öğleden sonra bir İngilizce sınav olacağız.

Un autre test très connu était celui du crayon,

Yaygın bilinen başka bir test ise, kalem testiydi.

Le test ADN l'a blanchi de toutes les accusations.

- DNA testi onu tüm suçlamalardan temizledi.
- DNA testi onu tüm suçlamalardan kurtardı.

- Avez-vous déjà subi un test de dépistage de la tuberculose ?
- As-tu déjà subi un test de dépistage de la tuberculose ?

Size hiç verem testi yapılmış mıydı?

Vous avez obtenu de très bons résultats à votre test.

Seviye tespit sınavında başarılı oldunuz!

Je voudrais passer un test pour le cancer du sein.

Göğüs kanseri için bir test yaptırmak istiyorum.

J'ai fait un test de grossesse, mais il était négatif.

Ben bir hamilelik testi aldım ama o negatifti.

Tom n'a eu aucun scrupule à tricher lors du test.

Tom sınavda kopye çekmekten hiçbir vicdan azabı çekmiyordu.

« Je pense qu'il y a un soucis avec votre test d'aptitude. »

"Seviye tespit sınavın ile ilgili hatalı bir şey var."

Je regrette de ne pas avoir beaucoup étudié pour le test.

Sınav için çok çalışmadığıma pişmanım.

Il m'a posé quelques questions à propos du test de maths.

Matematik sınavı hakkında bana bazı sorular sordu.

- À quelle heure commence l'examen ?
- À quelle heure commence le test ?

Sınav ne zaman başlar?

- Vous avez toutes réussi l'examen.
- Vous avez tous passé le test.

Hepiniz testi geçtiniz.

Dan a insisté pour passer un test de détecteur de mensonge.

Dan yalan makinesi testine girmekte ısrar etti.

L'enquêteur de police a soigneusement collecté des échantillons pour un test ADN.

Polis dedektifi DNA testi için numuneler toplamaya çalıştı.

Il y aura un test de contrôle à la fin de la semaine. »

haftanın sonunda da sınav olacaksınız."

Toujours parmi les meilleurs notes des test internationaux PISA. Tout le pays s'arrête durant

testinde en iyi sonuçlardan birini alıyorlar. Üniversiteye giriş sınavları

test du module lunaire en orbite terrestre - serait plutôt envoyé en mission pour orbiter la

bir testi olarak tasarlandı - bunun yerine Ay'ın yörüngesine gönderilecek bir göreve gönderilecekti

- Je ne pense pas avoir réussi le test.
- Je ne pense pas avoir réussi l'examen.

- Sınavı geçtiğimi sanmıyorum.
- Sınavdan geçer not aldığımı sanmıyorum.
- Testi geçtiğimi sanmıyorum.

Ils sont morts au sol, lors d'un test de routine, avec une aide à portée de main.

Onlar, rutin bir test sırasında, yakın bir yardımla yerde öldüler.

En ce qui me concerne, je ne suis guère satisfait du résultat du test de l'autre jour.

Bana gelince, ben geçen günkü sınav sonucundan memnun değilim.

Le directeur de la recherche fit faire au département un travail complet de test du nouveau produit.

Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.

Le test avait été interrompu par des problèmes de communication constants et le pilote de commandement Gus Grissom

Test, sürekli iletişim sorunları nedeniyle durdurulmuştu ve Komutan Pilot Gus Grissom

- C'était un test si difficile que nous n'avons pas eu le temps de finir.
- C'était un contrôle si difficile que nous n'avons pas eu le temps de finir.

O bitirmek için zamanımızın olmadığı zor bir sınavdı.