Translation of "Samsung" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Samsung" in a sentence and their turkish translations:

Samsung ou LG.

kurucularını da kapsıyor.

(c'est ce qu'on aime penser). Il fait depuis son Samsung Galaxy. Puis il prend sa RENAULT-SAMSUNG...

düşünüyoruz. Bunu Samsung Galaxy telefonundan yapıyor. Daha sonra, RENAULT-SAMSUNG arabasına

En d'autres termes, si vous travaillez pour Samsung, l'entreprise

Başka bir deyişle, eğer Samsung için çalışıyorsanız, şirket

Il va dans le parc inspiré de Disney appartenant à Samsung...

sizce? Evet, Samsung'un kendi Disney tarzı eğlence parkına...

Le jury a estimé que Samsung a violé les brevets d'Apple.

Jüri, Samsung'un Apple'ın patentini ihlal ettiğini öğrendi.

Immenses bureaucraties requérant d'immense sommes d'argent pour fonctionner. Prenez Samsung par exemple, cette

için tonlarca ve tonlarca paraya ihtiyaç duyan bürokratik develere döndü. Samsung'u örnek olarak alalım, bu

Que se passerait-il si une entreprise comme Samsung s'effondrait un jour? Que deviendrait le

Eğer Samsung gibi bir şirket çökerse? Ülkenin

Imaginez la vie d'un des 100 000 ouvriers employés par Samsung en Corée du Sud. Il se

Güney Kore'de SAMSUNG tarafından işe alınmış 100,000 kişiden birinin hayatını hayal edin. Sabah

Je suis certain que chacun d'entre vous regardant cette vidéo a au moins un produit de chez SAMSUNG,

anlamda. Siz bu videoyu izleyenler arasında eminim bir SAMSUNG, HYUNDAI ya da LG

Lève le matin dans une maison construite par CyT, la société de construction dirigée par le groupe Samsung.

CyT tarafından yapılmış bir evde uyanır, Samsung grubu tarafından yönetilen

Yup, vous ne le savez peut être pas mais les voitures Renault sont manufacturées par Samsung en Corée

biner. Evet bunu bilmiyor olabilirsiniz ama Renaullt arabaları Güney Kore'de Samsung tarafından

Du Sud... Et devinez où il a assuré sa voiture? Yup, vous commencez à comprendre, il 'a prise chez Samsung

üretilmektedir. Ve araç sigortasının nereden olduğunu tahmin edin! Evet, buradaki olayı anlıyorsunuz,