Examples of using "Hiver" in a sentence and their turkish translations:
Kışın seyahat etmeyi seviyorum.
- Kışın her zaman nezle olurum.
- Kışın her zaman soğuk alıyorum.
Biz kışın tanıştık.
- Kışın ben her zaman grip oluyorum.
- Kışın her zaman nezleye yakalanırım.
- Bu kış yumuşaktı.
- Bu kış yumuşak geçti.
Hiçbir kış sonsuza kadar sürmez.
Kışın çok kar yağar.
Onlar her zaman kışın kayak yapmaya gider.
Kışın sık sık üşütürüm.
Kar bu kış erken düştü.
Kışın çok kar yağar mı?
Bu kış çok soğuk.
Her kış dudaklarım çatlar.
O kış çok yağmur yağdı.
Kışın, yollar buzla kaplıdır.
Kışın gece çabuk çöker.
Biz zor bir kış geçirdik.
Ailem her kış kayak yapmaya gider.
Kışın hava erken kararır.
Çok soğuk bir kıştı.
- Kışın sık sık nezle oluyorum.
- Kışın sık sık soğuk alıyorum.
- Kışları sürekli burnum akar.
- Her kış aralıksız burun akıntım olur.
Bu kış çok az kar olacak.
Kışın çok kar alır mısınız?
- Birçok ağaç kışın çıplaktır.
- Birçok ağaç kışın yapraksızdır.
Her Kış Nozawa'ya kayak yapmaya giderler.
Kışın çok karımız vardır.
Biz özellikle zor bir kış geçirdik.
Kışın sık sık melankoliden muzdarip olurum.
Kışın kendimi daha yorgun hissederim.
- Biz ılıman bir kış geçiriyoruz.
- Hafif bir kış yaşıyoruz.
- Bu yıl yumuşak bir kış geçirdik.
Çok sert bir kış yaşadık.
Bu kış muhtemelen soğuk olacak.
Kışın burası çok soğuk oluyor.
- Geçen yıl ılımlı bir kış geçirdik.
- Bu yıl ılık bir kış geçirdik.
Taze sebzeler kışın çok pahalıdır.
Ben kışın kayak yapmaya giderdim.
Kuzeyde kış soğuk geçer.
Kış boyunca kayak yapmaya gitti.
Bu kış çok fırtına vardı.
Kışın en sevdiğin hobi hangisidir?
Bu kış çok az kar vardı.
Soğuk algınlığı, bu kış yaygındır.
Bu kış çok kar aldık.
Fuji Dağı kışın karla kaplıdır.
Yazın günler kışa göre daha uzun olur.
Siyah ceketler bu kış moda.
Bu kış muhtemelen fazla karımız olmayacak.
Bu kış ülkeni ziyaret etmeye can atıyorum.
Bu kışın bir önceki kıştan daha soğuk olması bekleniyor.
Bu kış ilk defa kayak yapmaya gittim.
Kışın, ben her zaman yün çorapla uyurum.
Aşırı derecede soğuk bir kış yaşadığınızı duydum.
Bu kış her zamankinden daha çok kar vardı.
Bu kış umduğumuzdan daha az kar aldık.
Bu kış İspanya'ya gitmekten bahsediyor.
İngiltere'de çimlerin kışın bile yeşil olduğunu duydum.
Bu kış, kar yağışı rekoru kırıldı.
Bu kış benzeri görülmemiş miktarda karla başladı.
O, kışın Fuji Dağına tırmanan ilk adamdı.
Kışın evimize yakın küçük bir tepede kızakla kaymayı seviyorum.
Kışın iki yorganla uyurum.
Yazın yolda kıştan daha fazla araba var.
Kışın, her zaman yün çoraplar giyerek yatarım.
Kışın evde ateşin yakınında kalmayı ve rüzgar sesini dinlemeyi severim.
Norveç ve Finlandiya gibi ülkelerde kışın çok kar olur.
Kışın çift battaniye ile uyurum.