Translation of "Corail" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Corail" in a sentence and their turkish translations:

Le corail donut s'est défendu, ce soir.

Düğme mercan bu gecelik geri adım atmadı.

Nageons avec les requins dans la barrière de corail,

Hadi Büyük Set Resifi'ne iç çamaşırımızla

La moitié de la Grande Barrière de Corail est morte.

Büyük Set Resifi'ndeki mercanların yarısı ölmüş.

J'ai acheté cette bague de corail au Marché aux puces.

Bu mercan yüzüğü bit pazarından aldım.

C'est le cœur de la nuit sur la Grande Barrière de corail australienne.

Avustralya'nın Büyük Set Resifi'nde gecenin bir yarısı.

Visible depuis l'espace, la Grande Barrière de Corail est la plus grande structure sur Terre construite par des organismes vivants.

Uzaydan görülebilen Great Barrier Reef, canlı organizmalar tarafından yapılan dünyadaki en büyük yapıdır.

Ils utilisent ces petites pinces pour s'accrocher au corail et aux algues au-dessus d'eux pour aider à dissimuler leur présence.

Küçük kıskaçlarıyla mercan döküntülerini ve yosunları üzerlerine getiriyorlar, kamufle oluyorlar,