Examples of using "Chose " in a sentence and their turkish translations:
şey
müdahale edin, bir şey söyleyin.
Bir şey yaz.
Bir şey ye.
Bir şey söyle!
Bir şey seçin.
başka bir şey
- Başka bir şey var mı?
- Başka bir şey?
Bir şey yanlıştı.
Bir şeye anlam veremiyorum.
Bir şey doğru değildi.
Bir şey oldu.
Bir şey oldu.
- Çek şu şeyi üzerimden.
- Al şu şeyi başımdan.
Bir şeyler yapmak istedik, hiç unutmadığımız bir şeyler,
Bir şey geliyor.
Bir şeyin kokusunu alıyor musun?
Bir şey öğrendim.
Bir şey doğru değil.
Bir şey gizliyorsun.
- Bir şey bekliyor musun?
- Bir şeyi mi bekliyorsun?
Bir şey değişti.
Tom bir şey planlıyor.
İstediğin bir şey var mı?
Planlanmış bir şeyim vardı.
- Tom, bir şey söyle.
- Tom, bir şey söylesene.
Bir şey mi istemiştin?
Bu şeyi biliyor musun?
Onlar bir şey mi saklıyor?
Bir şey yapmaya git.
Bir şey gördüm.
Bir şey beni ısırdı.
Bir şey istiyorlar.
Aynı şekilde hissettim.
Bir şey başlıyor.
Bir şey bulduk.
Mahçup edici bir şey.
bariz
Ancak son bir şey daha;
bir ilginçlik de
Önemli bir şey
Bir şey doğru değil.
Bir şey eksik.
- Ben bir şey özlüyorum.
- Bir şey kaçırıyorum.
- Kaçırdığım bir şey var.
Başka bir şey izleyelim.
Bir şey söyle!
Bir şey inşa edelim.
Bir şey yapalım.
Ben bir şey duyabiliyorum.
Başka bir şey var mı?
Bir içki al.
Bir şeyim var.
Çok korkunç bir şey.
Bir şey için.
O bir şey hatırlatıyor.
Onlar bir şey düşünecekler.
Ters giden bir şey mi var?
Bir şey gördüm.
Tom bir şey hissetti.
Bazen en zor şey ve en doğru şey aynı şeydir.
Bir şey denememe izin ver.
Bir şey mi ima ediyorsun?
Bu bir şey çağrıştırıyor mu?
Sana bir şey öğretmek istiyorum.
- Bir şey mi oldu?
- Bir şey oldu mu?
Burada bir şey oluyor.
Aklımda başka bir şey vardı.
Bir şey içmek ister misin?
Bana bir şey daha söyle.
Yapacak bir şeyim var.
Sana bir şey borçluyum.
O bana bir şey fısıldadı.
Burada bir terslik var.
Bir şeyler ayarlamaya çalışacağız.
Yiyecek bir şey al.
Tanıdık görünüyorsun.
Bir şey yapılması gerekiyor.
Bir şey yapılması gerekiyordu.
- Sen gerçekten bir şeysin.
- Acayip birisin.
- Bir şey mi kaybettin?
- Bir şey kaybettin mi?
Bende seninle ilgili bir şey var.
Bana bir şey borçlusun.
Bu yeni bir şey.
Burada bir şey kaçırıyoruz.
Yanında okuyacak bir şey getir.
Bir şey kazandım mı?
Bir şey giyeyim.
Yapmam gereken bazı şeylerim var.
Bir şey yapmak zorunda kalacağız.
Başka bir şey hakkında konuşuyordum.