Examples of using "Boule" in a sentence and their turkish translations:
İnsanın karnına vuran o berbat hissi yaşadım.
Ama kimsenin kristal küresi yok.
O dün gece sinir küpüydü.
Sen keçileri kaçırmışsın.
Yani burada bir tür dalga etkisi var.
Bir yaprak kağıdı ezerek top yaptı.
O çok fazla gergin.
Dünya bir bilardo topundan daha pürüzsüzdür.
Bu bir düğme olabilir. Bir kar küresi olabilir.
Küçük bir kartopu, bir çığı başlatabilir.
ardından disko topundan gelen parlak noktalar
ama topu geri vazoya doğru şekilde koyma yeteneğine aslında sahip değiliz.
Buna benzer başka bir bedel ise kristal küre bedeli;
Sonra bu 50 kiloluk pofidik sevgi yumağını eve götürmüş
hatırlar mısınız yakar topu? Mahallede yakar top oynardık
Eğer kristal küreniz olmuş olsaydı ve sonucu öngörebilseydiniz