Examples of using "énigme" in a sentence and their turkish translations:
O bir bulmaca.
O bir bilmece mi?
Bu bir bilmece mi?
Bu gizemin nasıl çözüleceğini biliyor musun?
Bulmacayı çözebilir misin?
Onun planları bir bulmaca.
Bu bulmacayı nasıl çözeceğini biliyor musun?
Sadece atak bir zihin bu bilmeceyi çözebilecek.
- Bazen kendime bir muammayım.
- Bazen kendi kendime anlaşılmaz oluyorum.
Onun söylediği benim için bir gizemdi.
Bu şiiri Shakespeare'in yazıp yazmadığı muhtemelen bir sır olarak kalacak.
Rusya, bir muammanın içindeki gizemle sarılmış bir bilmece.