Examples of using "Vaikuta" in a sentence and their turkish translations:
Çok meşgul görünmüyorsun.
İkna olmuş görünmüyorsunuz.
Bu o kadar saçma görünmüyor.
Hiçbir şey olmamış gibi görünüyor.
Bu gerçek görünmüyor.
O, asla yaşlanıyor gibi görünmüyor.
Tom çok yorgun görünmüyor.
Tom çok akıllı görünmüyor.
Bu bana normal gibi görünmüyor.
- Tom Fransızca anlıyor gibi gözükmüyor.
- Tom Fransızca anlıyor gibi görünmüyor.
Bu sadece muhtemel görünmüyor.
Tom bizi duyuyor gibi görünmüyor.
Bu ciddi bir sorun gibi görünmüyor.
Aklın işinde gibi görünmüyor.
Onun futbola hiç ilgisi yok gibi görünüyor.
Beni görmek için çok mutlu görünmüyorsun.
Artısı da var eksisi de.
Tom seni çok seviyor gibi görünmüyor.
Tom bir şey başarıyor gibi görünmüyor.
Yumurtalarını bıraktıktan sonra onları yakalayarak... ...çoğalmalarına pek engel olmazlar.
Onlar mutlu görünmüyorlar.
Tom çok meşgul görünmüyor.