Examples of using "Tiedän" in a sentence and their turkish translations:
Biliyorum!
Biliyorum.
Biliyorum.
- Benim bildiğimi bildiğini biliyorum.
- Bildiğimi bildiğini biliyorum.
Ben gerçeği biliyorum.
Evet, onu biliyorum.
- Senin adını biliyorum.
- İsmini biliyorum.
Sınırlarımı biliyorum.
- Ben yanıtı biliyorum.
- Cevabı biliyorum.
Ben durumu biliyorum.
Her şeyi biliyorum.
Ben duyguyu biliyorum.
Hepsini biliyorum.
Korktuğunu biliyorum.
Onun hakkında her şeyi biliyorum.
O konuyu zaten biliyorum.
Haklı olduğumu biliyorum.
- Yalan söylemediğini biliyorum.
- Uzanmadığını biliyorum.
Zengin olduğunu biliyorum.
- Sizin bir öğretmen olduğunuzu biliyorum.
- Senin bir öğretmen olduğunu biliyorum.
- Senin öğretmen olduğunu biliyorum.
Her şeyi biliyorum.
Tom'un ne iş çevirdiğini biliyorum.
Onlar hakkında her şeyi biliyorum.
Onu bildiğimi biliyorum ama onu hatırlayamıyorum.
Nereye gittiğini biliyorum.
- Onu adresini biliyorum.
- Kendisinin adresini biliyorum.
Ben öleceğimi biliyorum.
Ne dediğimi biliyorum.
Ne istediğimi biliyorum.
Gemiler hakkında çok şey biliyorum.
Senin hakkındaki her şeyi biliyorum.
Nereden başlayacağımı biliyorum.
Denediğini biliyorum.
Senin bir casus olduğunu biliyorum.
Onun sırrını biliyorum.
Çevre sorunları hakkında çok şey biliyorum.
Onu zaten biliyorum.
Yarın bileceğim.
Ne düşündüğümü biliyorum.
Ne dediğimi biliyorum.
- Ne demek istediğinizi biliyorum.
- Neyi kastettiğini biliyorum.
Bunun zor olduğunu biliyorum.
Kazanabileceğimizi biliyorum.
Onun nerede olduğunu biliyorum.
- Bütün bildiğim budur.
- Bütün bildiğim odur.
- Bütün bildiğim bu.
Bunun ne konuda olduğunu biliyorum.
Tom'a ne olduğunu bilirim.
Benim bildiğimi bildiğini biliyorum. Fakat o senin benim bildiğimi bildiğini biliyor mu?
Onun aptala göründüğünü biliyorum.
Tom'u incitmediğini biliyorum.
Ben Tom'un tam olarak nerede olduğunu biliyorum.
Senin acı çektiğini biliyorum.
Ne olduğunu çok iyi biliyorum.
Sığır straganofu yapmayı biliyorum.
- Bütün bildiğim budur.
- Bütün bildiğim bu.
- Zengin olduğunu biliyorum.
- Ben sizin zengin olduğunuzu biliyorum.
Bunu yapabileceğimi biliyorum.
Senin korkmadığını biliyorum.
Neyin doğru olduğunu biliyorum.
Ne kadar korkmuş olduğunu biliyorum.
Bunun nasıl bir his olduğunu biliyorum.
Sadece ne yapacağımı biliyorum.
İşinden nefret ettiğini biliyorum.
Onun nasıl hissettiğini biliyorum.
Bunun ne anlama geldiğini biliyorum.
Onların ne demek istediklerini biliyorum.
Ne çalışacağımı biliyorum.
Tom'un ne söyleyeceğini biliyorum.
Tom'u nerede bulabileceğini biliyorum.
Tom'un neden hastalandığını biliyorum.
Fransızca konuştuğunu biliyorum.
Kızgın olduğunu biliyorum.
- Onun kim olduğunu biliyorum.
- Kim olduğunu biliyorum.
Ne işler çevirdiğini biliyorum.
Bu çocuklardan bazılarını tanıyorum.
Onun nerede olduğunu biliyorum.
Neyin doğru olduğunu biliyorum.
Hikayeyi başından sonuna kadar biliyorum.
Ben zaten biliyorum.
Anahtarın nerede olduğunu biliyorum.
Burada yaşadığını biliyorum.
Bilmediğimi biliyorum.
Onu çok iyi biliyorum.
Ben onu yeterince iyi tanıyorum.
Neredeyse bir şey bilmiyorum.
Ben iyi bir öğretmen olduğumu biliyorum.
İnsanların yabancı olduğumu düşündüğünü biliyorum.
- Tom'un Fransızca konuşmadığını biliyorum.
- Tom'un Fransızca bilmediğini biliyorum.
Tom'u ne kadar çok sevdiğini biliyorum.