Examples of using "Seuraa" in a sentence and their turkish translations:
O kişiyi izle.
- Onu izle.
- Onu takip et.
- Onu izleyin.
Yıldızları izle.
Dişi lider burnunu takip ediyor.
- Sadece kalbini izle.
- Sadece yüreğinin sesini dinle.
- Yalnızca yüreğinin sesine kulak ver.
- Sadece kalbinin sesini dinle.
Tom, Mary'yi izliyor.
Beni izleme.
Nisan ayından sonra mayıs gelir.
- Onun örneğini izleyin.
- Onun örneğini takip edin.
Tom sizi izleyecek.
Ziyaretçisi oluyoruz.
Küçük bir şirket ister misin?
Benim şirketim var.
ve nasıl tepki verdiklerini izliyor.
- Beni takip et!
- Beni takip edin!
- Peşimden gel!
- Peşimden gelin!
Beni izle.
Bizi izle.
Tom neden beni izliyor?
Tom borsa ile yüzeysel olarak ilgilenir.
Tom, Mary'yi Twitter'da takip ediyor.
Bizim yine şirketimiz var.
Atalarının izlerini takip ediyorlar.
Beni takip eden biri olduğundan şüphe ediyorum.
Bunu kullanmak için bu talimatları izleyin.
O, işe yaramayacak.
Bundan iyi bir şey çıkmayacak.
Yalnız bir erkek bile sürünün çağrısını takip eder.
O arabayı izleyin.
Bizim şirketimiz var gibi görünüyor.
Büyük başarı kutlamasını sıklıkla acı hayal kırıklığı takip eder.
Bazen küçük hatalar, büyük kazalara neden olabilir.
Bu bir soruna sebep olur.
- Pazardan sonra pazartesi gelir.
- Pazartesi, pazarı takip eder.
Pazardan sonra pazartesi gelir.
Tom'la olmaya gidin.
Buradan canlı çıkmak istiyorsan, beni izle.
Bu sokaktan düz git ve bankadan sağa dön.
Kurallara uy.
Bir gün beni takip ediyordu. Ve bir ahtapotun seni takip etmesi inanılmaz ötesi bir şey.
Tom'un örneğini takip etmelisin.
Karanlıkta yol alırken üstüne yapışan remora kortejini saymazsak.
Dünya bir altın kuralı takip eder: Parayı veren düdüğü çalar.
Eşi ameliyatta iken, ben ona eşlik ettim.
O böylece izler..
Eğer senin cevabın doğruysa bundan da şu sonuç çıkar ki benim ki yanlış.