Examples of using "Tuota" in a sentence and their turkish translations:
Oradaki koalaya bak.
Onu deneyin.
Ona ihtiyacım olacak.
- Buna inanmıyorum.
- Buna inanmam.
Onu bilmiyorum.
O arabayı izleyin.
O rengi sevmiyorum.
O kişiyi izle.
O dağa bakın.
Şuna bakın.
- Ona bir göz at.
- Şuna bir göz atın.
- Şuna bir göz at.
O kediden nefret ediyorum.
O arabayı özlüyorum.
Bakın, onu kullanmak nasıl olur?
Şu kadına bak!
- Onu bilmiyordum.
- Bunu bilmiyordum.
O kadını kontrol et!
O şarkıdan nefret ediyorum.
O gömleği seviyorum.
Onu görmedin mi?
Üzülürsün!
Neden onu almadın?
Ona ihtiyacımız olacak.
Onu yazmadım.
Ona ihtiyacımız yok.
Bilmediğim şey bu.
Şu resme bak.
Şu dumana bakın.
O reklamı seviyorum.
Bunu Tom önerdi.
Onu aldın mı?
Size onu yememenizi tavsiye ederim.
Bu soruyu anlamadım.
Onu yapamam.
Erkek kardeşim o bisikleti kullanır.
Korkarım ki öyle.
- Ne tür durumlarda o cümleyi kullanırsınız?
- Ne tür durumlarda o cümleyi kullanırsın?
Ben onu anlıyorum.
- O fincanı düşürme.
- O bardağı düşürme.
- Bu soruyla çok karşılaşıyorum.
- Bu soru bana çok soruluyor.
- Bunu görmek istemiyorum.
- Bunu görmek istemem.
Ondan pişman olacaksın.
Bütün bu paraya bak.
O, o köpekten korkuyor.
O gezegene Satürn adı verilir.
O sözden nefret ediyorum.
Bu ismi tanımıyorum
Lütfen ona tekrar başlama.
Anlamadığın şey bu.
Anlamadığım şey bu.
Bu kelimeyi anlayamadım.
O tarafa gitti.
Onu bir saniye ödünç alabilir miyim?
- Bu sözlüğü ödünç alabilir miyim?
- Bu sözlüğü alabilir miyim?
Senin yerinde olsam onu satın almazdım.
O birini asla duymadım.
Neden onu bana daha önce söylemedin?
Şuna bakın. Baksanıza. Bunlar kurbağa yumurtaları.
Bu, kar mağarasında olmazdı.
Ben bundan başka bir şey yapardım.
Bu kaygan propagandayı yutma.
Deneyebiliriz.
Ben onu giymiyorum.
Bu gürültüye artık dayanamıyorum.
O kapıyı hiç kilitlemeyiz.
Gerçekten mi? Bunu bilmiyordum.
O sütü içmedi.
Bunu bir daha asla yapmayalım.
O eski makine hâlâ kullanılabilir mi?
Onu sana ne sordurdu?
Tom, bunu nasıl yapacağını bilmiyor.
Onu yapmaya devam et, harika hissettiriyor.
Ona ne denilir?
Onu söylemedim mi?
Bunu asla yapmayacağımı bilmeni istiyorum.
Bunu hiç düşünmediğime inanamıyorum.
Sana o elbiseyi alamam.
Ona dokunmak istediğimden emin değilim.
O sesten nefret ediyorum.
Uzun zamandır o espriyi duymadım.
Ona ihtiyacım yok.
Onu yapmasan iyi olur.
Onu yemesem iyi olur.
O suyu içmemelisin.
Ben şüpheliyim.
Pekala... Evim yeterince büyük değildir.
Onu Tom'a ne sordurdu?
Onu yapman için sana kim izin verdi.
Kısa sürede yeni okula alıştı.
Köprüyü geçen trene bak.
Tom'un neden bunu yapmamız gerektiğini düşündüğünü merak ediyorum.
- Dinlemeye gerek görmedim.
- Dinlememe gerek yoktu.
O fıkrayı daha önce hiç duymamıştım.
Tom'un onu şu anda bilmesini istemiyorum.
Tom'un bunu yapmasına izin verdiğime inanamıyorum.
İneceğimiz vadi orada! Vay canına, bir hava akımına kapıldık!