Examples of using "Wash" in a sentence and their turkish translations:
Yıka.
Bacaklarınızı yıkayın.
Bulaşıkları yıkamaya git.
Yıkayın.
Her şeyi yıka.
Onu yıka.
İnsanlar yıkanmalıdırlar.
Bulaşıkları yıkayacak.
Bulaşıkları yıkasak iyi olur.
Lütfen ellerinizi yıkayın.
Sen sebzeleri yıka, ben meyveleri yıkayacağım.
- Yüzünüzü yıkayın.
- Yüzünü yıka.
Ayaklarını yıka.
Ellerinizi yıkayın.
Kendini yıka.
Kendimi yıkarım.
Lütfen bunu yıka.
Arabayı yıka.
Bulaşıkları yıka.
Onlar marul yıkıyorlar.
Biz marul yıkıyoruz.
Bulaşıkları yıkayacağım.
Yüzünü yıka!
Yıkan!
Tabağınızı yıkayın.
Sen sebzeleri yıka, ben de meyveleri yıkayacağım.
Tom bulaşıkları yıkayacak.
Bulaşıkları yıkamayacağım.
Ellerimizi yıkayalım
Ellerinizi iyice yıkayın
Yıkamayı bitirdim.
Giymeden önce yıka.
Ağzınızı yıkayın.
Lütfen sırtımı yıkayın.
İnsanlar kendilerini yıkamalılar.
Yıkandın mı?
- Ayvaları iyice yıka.
- Ayvaları iyice yıkayın.
Sen yıkama.
Bunu yıkaman gerekir.
Onu yıkadın mı?
Git ellerini yıka.
Onlar ellerini yıkar.
Ellerimizi yıkayalım.
Bluzü yıkarım.
Ayvayı iyice yıkayın.
Mary bulaşıkları yıkayacak.
Bulaşıkları yıkayacağız.
Bulaşıkları yıkayacaklar.
Yazı masasını yıkayın.
Ben bulaşıkları yıkayacağım.
Tom bulaşıkları yıkayacak.
Bulaşıkları yıkayacak.
O gömleği yıkama.
Çamaşırlarımı yıkıyorum.
Git yüzünü yıka.
Ben elmalarımı yıkarım.
Sen benim marulumu yıkarsın.
Sen marulunu yıkıyorsun.
Ben elmamı yıkayacağım.
Senin elmanı yıkarım.
Lütfen bulaşıkları yıka.
Ellerimi yıkarım.
Git bulaşıkları yıka.
Lütfen bu mercimekleri yıkayın.
Lütfen bu kıyafetleri yıkayın.
Lütfen bu gömleği yıkayın.
Patatesleri yıkıyorsun.
Patatesleri ben yıkıyorum.
Tabağınızı yıkayın, lütfen.
Önce ellerini yıka.
Ellerinizi sık sık yıkayın!
Ben arabamı yıkayacağım.
Arabamı yıkayacağım.
Oto yıkamadayım.
Tom, Mary'ye arabayı yıkattı.
Sen bulaşıkları yıka, Ben.
Vücudunu yıkamalısın.
Ellerinizi yıkadınız mı?
Onları nerede yıkadın?
Yüzünü ve ellerini yıka.
Senin ellerini yıkaman gerekir.
- Saçını yıkamalısın.
- Saçlarını yıkamalısın.
Yüzünü yıkaman gerekir.
Arabanı yıkamalısın.