Translation of "Feet" in Turkish

0.019 sec.

Examples of using "Feet" in a sentence and their turkish translations:

My feet are smaller than your feet.

Benim ayaklarım senin ayaklarından daha küçüktür.

- My feet get cold.
- My feet are cold.

Ayaklarım üşüyor.

- Their feet are dirty.
- His feet are dirty.

Onun ayakları kirli.

Compared to your feet, my feet are smaller.

Ayaklarınızla karşılaştırıldığında, benim ayaklarım daha küçük.

- Tom scrubbed his feet.
- Tom washed his feet.

Tom ayaklarını yıkadı.

Wash your feet.

Ayaklarını yıka.

Wipe your feet.

Ayaklarını sil.

Use your feet.

Ayaklarını kullan.

Watch your feet.

Adımına dikkat et.

My feet hurt.

- Ayaklarım ağrıyor.
- Ayaklarım acıyor.

My feet stink.

Ayaklarım pis kokuyor.

Tom's feet stink.

Tom'un ayakları pis kokuyor.

- I am six feet tall.
- I'm six feet tall.

Ben altı fit boyundayım.

This room is twelve feet by twenty-four feet.

Bu oda yirmi dört fite on iki fittir.

- Tom sprang to his feet.
- Tom jumped to his feet.
- Tom leaped to his feet.

Tom ayağa fırladı.

- Tom stared at his feet.
- Tom looked down at his feet.
- Tom stared down at his feet.

Tom ayaklarına baktı.

His quick little feet,

Hızlı küçük ayakları,

Man has two feet.

İnsanların iki ayağı vardır.

She has long feet.

Büyük ayakları var.

He dragged his feet.

Ayaklarını sürükledi.

Tom scrubbed his feet.

Tom ayaklarını yıkadı.

He's getting cold feet.

Onun gözü yemiyor.

Your feet are dirty.

Ayaklarınız kirli.

He has small feet.

Onun küçük ayakları var.

His feet were asleep.

Onun ayakları uyuşmuştu.

Their feet are dirty.

Onların ayakları kirli.

My feet get cold.

Ayaklarım üşüyor.

You have dirty feet.

Kirli ayaklarınız var.

My feet are frozen.

Ayaklarım dondu.

I've got cold feet.

Soğuk ayaklarım var.

I rubbed my feet.

Ayaklarımı ovaladım.

She has tiny feet.

Onun küçücük ayakları var.

He has big feet.

Onun büyük ayakları var.

Tom's feet were cold.

Tom'un ayakları soğuktu.

Tom's feet felt numb.

Tom'un ayaklarını uyuşmuş hissediyordu.

Tom's feet got wet.

Tom'un ayakları ıslandı.

My feet are numb.

Ayaklarım uyuşuk.

You've cleaned your feet.

Sen ayaklarını temizledin.

Are your feet cold?

Ayakların üşüyor mu?

I washed my feet.

- Ben ayaklarımı yıkadım.
- Ayağımı yıkadım.

My feet are freezing.

Ayaklarım donuyor.

Tom has flat feet.

- Tom'un düz ayakları vardı.
- Tom düztabandır.

My feet are sore.

Ayaklarım ağrıyor.

Your feet are filthy.

Ayakların çok pis.

My feet are swollen.

Ayaklarım şişti.

Get on your feet.

Ayağa kalk.

Tom has big feet.

Tom'un büyük ayakları var.

My feet really hurt.

Ayaklarım gerçekten ağrıyor.

She has small feet.

Küçük ayakları var.

My feet feel good.

Ayaklarım iyi hissediyor.

Tom has tiny feet.

Tom'un minik ayakları var.

I touched my feet.

Ayaklarıma dokundum.

I have big feet.

Benim büyük ayaklarım var.

I have flat feet.

- Düz ayaklarım var.
- Ben düztabanım.

Arthropods have more feet.

Eklembacaklıların daha fazla ayağı vardır.

My feet got wet.

Ayaklarım ıslandı.

Your feet are big.

Senin ayakların büyük.

Her feet were frozen.

Onun ayaklarıyakları donmuştu.

Tom has small feet.

Tom'un küçük ayakları var.

We washed our feet.

Ayaklarımızı yıkadık.

Tom washed his feet.

Tom ayaklarını yıkadı.

Heaven is under their feet

Cennet onların ayağının altındadır

He collapsed at her feet.

Onun ayaklarına çöktü.

Tom rubbed his sore feet.

Tom ağrıyan ayağını ovaladı.

The children washed their feet.

Çocuklar ayaklarını yıkadı.

Tom jumped to his feet.

Tom ayağa fırladı.

The horse has four feet.

Atın dört tane ayağı vardır.

These shoes fit my feet.

Bu ayakkabılar ayaklarıma uyuyor.

Does Tom have big feet?

Tom'un büyük ayakları var mı?

Tom is getting cold feet.

- Tom korkuyor.
- Tom çekiniyor.

I am six feet tall.

1.83 boyundayım.

Tom's feet are really big.

Tom'un ayakları gerçekten büyük.

He jumped to his feet.

O ayağa fırladı.

She stared at her feet.

O, kendi ayaklarına baktı.

He stared at his feet.

O ayaklarına baktı.

He stared at her feet.

O, ayaklarına baktı.

Tom nervously shuffled his feet.

Tom sinirli şekilde ayaklarını sürüdü.

Tom stared at his feet.

Tom ayaklarına baktı.

It's about three feet tall.

Yaklaşık üç fit boyunda.

My feet are always cold.

Ayaklarım hep soğuk.

Everyone looked at my feet.

Herkes ayağıma baktı.

My feet are killing me.

Ayaklarım beni mahvediyor.

Tom is on his feet.

Tom ayakta.

Both my feet are swollen.

Her iki ayağım da şişmiş.

Tom leaped to his feet.

Tom ayağa fırladı.

I'm almost seven feet tall.

Ben neredeyse yedi ayak boyundayım.

Do you have flat feet?

Düztaban mısın?

The man has two feet.

İnsanın iki ayağı vardır.

He is five feet tall.

O beş fit boyunda.

Tom rose to his feet.

Tom ayağa kalktı.