Examples of using "Walnuts" in a sentence and their turkish translations:
Cevizi severim.
Onun cepleri cevizlerle şişkindi.
Tom çantasını cevizle doldurdu.
Tom, Mary'ye John'un cevizleri yiyemediğini söyledi.
Bay Yamaha bir dilenciye biraz ceviz verdi.
Ceviz, badem, fındık, fıstık ve çam fıstığı, kuru meyvelerdir.