Examples of using "Surf" in a sentence and their turkish translations:
Sörf yapamam.
Sörf yapıyor musun?
Hem et hem de balıktan oluşan bir öğün yedik.
Çok sık sörf yapmaz mısın?
Tom bana sörf yapmayı öğretti.
Bana sörf yapmayı öğretir misin?
Bu öğrenciler çok sık sörf yapar mı?
Avukatların sörf yapmasına gerek yoktu.
Internette sörf yapmayı severim.
Sörf yapmayı nerede öğrenebilirim?
Çocuklarıma sörf yapmayı öğretmeye başladım.
Bu kadar iyi sörf yapmayı sana kim öğretti?
Tom'dan sörf yapmayı öğrendim.
Sörf yapmayı çok iyi bilmiyorum.
1998'den beri herhangi biri internette sörf yapma girişiminde bulundu mu?
Tom gerçekten çok iyi sörf yapmayı bilmiyor.
Tom gerçekten çok iyi sörf yapmayı bilmediğini söyledi.
Web'de sörf yaptığında web siteleri tarafından izlenebilirsin.