Examples of using "Steamed" in a sentence and their turkish translations:
O bir patates buğuladı.
Bu buğulanmış patates!
Muzlu kızarmış ekmek yiyorum.
Biz balık ve buharda pişmiş sebze yedik.
Dün iki tane buğulanmış çörek satın aldım.
Öğle yemeği için Çin buğulama domuz eti köfte yedim.
Vietnamcada "haşlanmış pirinç"i nasıl söylüyorsunuz?
Pencereler bir şeyi tanıyamayacak kadar çok buğulanmıştı.