Examples of using "She'd" in a sentence and their turkish translations:
Kazanacağına söz verdi.
- Mary sigara içmeyi bırakacağına yemin etti.
- Mary sigarayı bırakacağına yemin etti.
hem de yaşadığı onca şeye rağmen.
O, asla o kadar korkmamıştı.
Mary Tom'a yardım edeceğine söz verdi.
Mary orada olacağına söz verdi.
Mary bekleyeceğini söyledi.
- Sigarayı bırakacağına söz verdi.
- Sigara içmeyi bırakacağına söz verdi.
Birden çekiveriyordu.
Onun öyle yapacağını pek düşünmüyorum.
O, bana geleceğine dair söz verdi.
O, daha önce hiç bu kadar korkmamıştı.
Keşke o yazlık giysiler giyse.
Tom Mary'ye gidip gitmeyeceğini sordu.
Tom Mary'ye nereye gideceğini sordu.
Tom Mary'ye ne söyleyeceğini sordu.
Tom Mary'ye ne alacağını sordu.
Tom Mary'ye ne yapacağını sordu.
Mary bize işbirliği yapacağını söyledi.
Mary zamanında geleceğine söz verdi.
- Sigara içmeyi bırakacağına yemin etti.
- Sigarayı bırakacağina yemin etti.
Nerede olduğunu söylemedi.
Beni arayacağını söyledi.
Geç kalacağını söyledi.
Büyük bir hareket görüp biraz korkuyor, sonra bakıp "Oymuş." diyordu.
- O, daha önce hiç bu kadar korkmamıştı.
- O, asla o kadar korkmamıştı.
Tom, Mary'nin ona bunu yaptığını söylediğine yemin etti.
Onunla yurt dışında tanışacağı hiç aklına gelmezdi.
Tom Mary'ye yakında dönüp dönmeyeceğini sordu.
Tom Mary'ye John'u görüp görmediğini sordu.
Tom Mary'ye nereye gittiğini sormadı.
Onun yapmamı istediği şeyi yaptım.
O, onun hemen gitmesini istiyor.
Tom Mary'ye ona yardım edebilip edemeyeceğini sordu.
Tom Mary'ye onu nasıl yapacağını sordu.
Mary pencereyi kırdığını itiraf etti.
- Mary Tom'a sigarayı bırakacağına dair söz verdi.
- Mary Tom'a sigara içmeyi bırakacağına dair söz verdi.
Tom, Mary'ye öğle yemeği yeyip yemediğini sordu.
Bizimle birlikte tenis oynayacağını söyledi.
O, şimdi yemek istediğini söyledi.
Tom Mary'ye ne kadar harcadığını sordu.
Tom eğer davet edilseydi Mary'nin geleceğini düşünüyor.
Tom Mary'ye zaten yeterince içtiğini düşündüğünü söyledi.
metnin anlamı için çok önemli olan ama anlamadığım
Ve meraklı bir şekilde dışarı çıkıyordu.
Kendi ördüğü kazağı giydi.
Senin annen o kadar şişmanki, Londra Köprüsü'nü çökertiyordu.
Keşke o, gözlerime baksa.
Tom Mary'ye bilgisayarını nereden aldığını sordu.
Tom Mary'nin yaptığından pişman olup olmadığını merak ediyordu.
O, başka biriyle vakit geçiriyor olmayı tercih eder.
Tom Mary'ye anahtarı nereye koyduğunu sordu.
Sen o bayanın benimle çıkacağını düşünüyor musun?
Tom, Mary'ye arabayı nereye park ettiğini sordu.
Tom, Mary'nin kaybettiğini söylediği kolyeyi buldu.
Tom, Mary'ye kocasını neden terk ettiğini sordu.
Çiçekleri kimin gönderdiğini bilmek istiyor.
Vaktinde yetiştireceğini söyledi.
O, sonuçları bilseydi şok olurdu.
Tom Mary'nin nerede olduğunu ona söylemesini istedi.
Tom Mary'nin nerede olduğu hakkında yalan söylediğini düşündü.
Beni çok çeşitli okullara gönderdi.
Tom Mary'ye kitabı gerçekten okuyup okumadığını sordu.
O, geç kalacağını söylemek için onu aradı.
O, geç kalacağını ona söylemek için aradı.
Tom Mary'ye alışverişe gitmeyi isteyip istemediğini sordu.
Siz beyler o bayanın benimle çıkacağını düşünüyor musunuz?
Sen gerçekten o bayanın benimle çıkacağını düşünüyor musun?
Eğer teyzemin taşakları olsaydı, amcam olurdu.
Mary piyangoyu kazandığını kimseye söylemedi.
Tom, Mary'ye neden bütün kurabiyeleri yediğini sordu.
Halamın taşakları olsa amcam olurdu.
Tom Mary'nin ona nerede olduğuyla ilgili yalan söylediğini düşündü.
Vahşi doğanın ne kadar değerli olduğunu anlamamı sağladı.
Tom Mary'ye bir fincan kahve isteyip istemediğini sordu.
Tom, Mary'ye John'un sanat sergisine gidip gitmeyeceğini sordu.
Bitirdiği an, o, bir şekerleme için uzandı.
Onun seni öpmek istediğini sana ne düşündürdü?
Yabancı bir ülkede onunla görüşeceğini hiç hayal etmemişti.
Mary, Tom'u bunu yapmaya ikna etmeye çalışacağını söyledi.
Mary, bunu Tom için yapmaktan memnun olacağını söyledi.
Sigarayı bırakacağına söz verdi.
bir valizin içine konmuş ve evin altına gömülmüştü.
Gerçekten mi? Onun evlenecek son kişi olduğunu düşünüyordum.
O, onun geleceğini düşünmede yanılıyordu.
Eğer o, doktorunun tavsiyesini alsaydı ölmeyebilirdi.
Eğer o benim telefon numarama sahip olsaydı beni arardı.
Tom Mary'nin pratik yaptığı yeni şarkıyı söylemesini önerdi.
O onun 2.30'da onun evine gelmesini istiyor.
Tom Mary'yi geç kalacağını söylemek için aramadığından dolayı azarladı.
O, senin için her şeyi yapardı.
Tom Mary'nin yarışı kazanacağından nasıl bu kadar emin olabildiğini merak ediyordu.
O çok meşguldü.
Mary'nin parfümünün kokusunu aldım, böylece odada bulunmuş olduğunu anladım.
Tom Mary'nin yapacağını söylediği şeyi asla yapmayacağını biliyordu.
Görünüşe göre, Tom Mary'ye tekrar geç kalırsa kovulacağını söyledi.
Tom Mary'ye sadece onu olduğu gibi kabul etmek zorunda kalacağını söyledi.
Tom'un kız arkadaşı şimdi onun burada olduğunu bilseydi, çok kızardı.