Translation of "Postponing" in Turkish

Tom is always postponing things.

Tom işleri her zaman erteliyor.

You're only postponing the inevitable.

Sadece kaçınılmaz olanı erteliyorsun.

He said they were postponing it.

O, onlar onu erteliyordu dedi.

Until then, we are postponing the execution.

O zamana kadar, infazı erteliyoruz.

There are no other choices than postponing our departure.

Gidişimizi ertelemekten başka seçeneğimiz yok.

You may want to consider postponing your trip to Boston.

Boston'a yolculuğunu ertelemeyi düşünmek isteyebilirsin.

Tom couldn't persuade his classmates to change their minds about postponing the dance.

Tom sınıf arkadaşlarını dansı erteleme hakkındaki fikirlerini değiştirmeleri için ikna edemedi.