Translation of "Pong" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Pong" in a sentence and their turkish translations:

I like ping pong.

Masa Tenisini severim.

Pong is the first videogame.

Pong ilk video oyunudur.

- Ping-Pong is also called table tennis.
- Ping pong is also called table tennis.

Pin pona aynı zamanda masa tenisi de denir.

Tom and Mary played ping pong.

Tom ve Mary masa tenisi oynadılar.

Tom is playing ping-pong with his friends.

Tom arkadaşları ile masa tenisi oynuyor.

Tom and Mary are still playing ping pong.

Tom ve Mary hala ping pong oynuyorlar.

Tom can't remember which ping-pong paddle is his.

Tom hangi ping-pong raketinin onunki olduğunu hatırlayamıyor.

Tom was surprised how well Mary could play ping pong.

Tom Mary'nin ne kadar iyi masa tenisi oynayabildiğine şaşırdı.

He is proud of never having been beaten in ping-pong.

O pinponda asla yenilmemekle gurur duyuyor.

Ball games, such as basketball and ping-pong, are usually played indoors.

Basketbol ve masa tenisi gibi top oyunları genellikle kapalı alanda oynanır.