Translation of "Particles" in Turkish

0.031 sec.

Examples of using "Particles" in a sentence and their turkish translations:

Remember these particles?

Bu partikülleri hatırladınız mı?

Snowflakes are particles of snow.

Kar taneleri kar parçacıklarıdır.

"I" am just a collection of particles

''Ben'' dediğiniz şey bu görünüşe gelmek için

These are to do with waves and particles.

dalga ve parçacıklarla ilgili.

particles not found in the world were found

dünyada olmayan partiküllere rastlandı

Calf then cut it into the smallest particles

dana sonrasında onu en küçük parçacıklara ayırarak

Tiny particles in the air can cause cancer.

Havadaki küçük parçacıklar kansere neden olabilir.

If those dark matter particles are moving really fast,

Eğer bu parçacıklar hızlı ilerliyorsa

It could be as small as the smallest subatomic particles,

En küçük atomaltı parçacığı kadar ufak olabilir

Minute particles are hard to see with the naked eye.

Minik parçacıkları çıplak gözle görmek zordur.

Uranus has eleven known rings, which contain dark, boulder-sized particles.

Uranüs'ün kara, kaya parçaları şeklinde nesneleri içeren, on bir bilinen halkası vardır.

They count for a small share of the total number of plastic particles.

...toplam plastik miktarının küçük bir parçası.

They’re tiny particles that look like this, and where they’re coming from might surprise you.

Onlar, böyle görünen küçük parçacıklar ve nereden geldikleri sizi şaşırtabilir.

Astronomers believe Saturn's rings developed from particles that resulted from the break-up of naturally occurring satellites.

Gökbilimciler, Satürn'ün halkalarının doğal olarak oluşmuş uyduların parçalanmasından kaynaklanan küçük parçacıklardan oluştuğuna inanıyorlar.

Each kind of atom has a certain unique number of particles called protons, neutrons, and electrons in it.

Her tür atomun içinde protonlar, nötronlar ve elektronlar denilen belirli benzersiz parçacıkları vardır.

Some scientists think that gravity is made up of particles called gravitons which travel at the speed of light.

Bazı bilim adamları yer çekiminin ışık hızıyla seyahat eden graviton denilen parçacıklardan yapıldığını düşünüyor.

Gravity is a force of attraction that exists between any two masses, any two bodies, or any two particles.

Yer çekimi herhangi iki kütle, herhangi iki organ ya da herhangi iki parçacık arasında olan bir çekim kuvvetidir.

Tom hadn't cleaned his keyboard for months, and it was clogged with dust, food particles, and God knows what else.

Tom aylardır klavyesini temizlememişti, ve o tozla, gıda parçalarıyla ve Allah bilir başka neyle dolmuştu.

Saturn is surrounded by over 1000 rings made of ice and dust. Some of the rings are very thin and some are very thick. The size of the particles in the rings range from pebble-size to house-size.

Satürn buz ve tozdan oluşan 1000'den fazla halka ile çevrilidir. Halkaların bazıları çok ince ve bazıları çok kalındır. Halkalardaki parçacıkların boyutları çakıl boyutundan ev boyutuna kadar değişir.

Inside the magnetosphere, the density of the space plasma—charged particles, like electrons and ions—is much lower than the plasma outside, where the solar wind prevails. The boundary, called the magnetopause, becomes unstable when the two different density regions move at different rates.

Manyetosferin içinde, uzay plazmasının yoğunluğu (elektronlar ve iyonlar gibi yüklü parçacıklar), güneş rüzgarının hüküm sürdüğü dışarıdaki plazmadan çok daha düşüktür. Manyetopoz adı verilen sınır, iki farklı yoğunluk bölgesi farklı hızlarda hareket ettiğinde kararsız hale gelir.