Translation of "Cradle" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Cradle" in a sentence and their turkish translations:

Africa is the cradle of humanity.

- Afrika insanlığın beşiğidir.
- Afrika, insanlığın beşiğidir.

Africa is the cradle of mankind.

Afrika, insanlığın beşiği.

The baby is sleeping in the cradle.

Bebek beşikte uyuyor.

The baby fell asleep in the cradle.

- Bebek beşikte uykuya daldı.
- Bebek beşikte uyuyakaldı.

A baby is sleeping in the cradle.

Beşikte bir bebek uyuyor.

The baby was sleeping in the cradle.

Bebek beşikte uyuyordu.

Greece was the cradle of western civilization.

Yunanistan Batı uygarlığının beşiğiydi.

The baby in the cradle is very pretty.

Beşikteki bebek çok şirindir.

Look at the baby sleeping in the cradle.

Beşikte uyuyan bebeğe bak.

The baby soon fell asleep in the cradle.

Bebek kısa sürede beşikte uyuyakaldı.

The Middle East is the cradle of civilization.

Orta Doğu, uygarlığın beşiğidir.

The baby in the cradle is very cute.

beşikteki bebek çok tatlı.

The hand that rocks the cradle rules the world.

Beşik sallayan el dünyayı yönetir.

Look at the cute little baby sleeping in the cradle.

Beşikte uyuyan sevimli bebeğe bak.

What is learned in the cradle is carried to the tomb.

Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır.

Lay on the floor and cradle the body of his canine partner

yere uzanıp bir suçluyla değil de kanserle olan mücadelesini kaybettiği için

I was a child, I remember, my mother would rock me in the cradle.

Çocuktum, hatırlıyorum, annem beni beşikte sallıyordu.