Translation of "Container" in Turkish

The container is empty.

Konteyner boş.

The container is full.

Konteyner dolu.

Whose container is this?

Bu kimin konteyneri?

This container is completely watertight.

Bu kap tamamen su geçirmez.

Tom bought a container ship.

Tom bir konteyner gemisi satın aldı.

Sami lived in a shipping container.

Sami bir nakliye konteynırında yaşıyordu.

He emptied the container of its contents.

Konteynerin içini boşalttı.

Tom accidentally dropped the container from his crane.

Tom konteyneri kazara vincinden düşürdü.

Yanni put the light bulb into a sealed container.

Yanni ampulü kapalı bir kaba koydu.

This picture was taken outside of a decommissioned shipping container

Bu fotoğraf, kapalı alan çiftliğine dönüştürdüğümüz

Sami found a container of antifreeze in the kitchen garbage.

Sami mutfak çöpünde bir antifriz kabı buldu.

And stupidly I had it balanced on an ice cream container lid

aptal gibi bir dondurma kabının üzerine koymuştum,

It was a like a milk container left out in the sun.

Güneşin altında bırakılmış süt kabı gibi kokuyordu.

Tom opened the freezer and took out a container of ice cream.

Tom dondurucuyu açtı ve dondurma kabını çıkardı.

There are few commercial flights, little container shipping, no tourists and a collapsed fishing

Birkaç ticari uçuş var, küçük konteyner nakliye, turist yok ve daraltılmış balıkçılık

Tom bought a bucket of extra-spicy fried chicken and a container of coleslaw.

Tom bir ekstra-baharat kovası, kızarmış piliç ve bir konteyner lahana salatası ısmarladı.