Examples of using "Coals" in a sentence and their turkish translations:
Ben kömürleri tırmıkla topluyorum.
Bir keresinde bir adamı kızgın kömürlerin üzerinde yalın ayak yürürken görmüştüm.
Onun gri ve cansız gözleri, iki sıcak kömür gibi yandı.