Examples of using "Cluttered" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un dairesi dağınık.
Oda gazetelerle dolup taşmıştı.
Tom'un masası kağıtlar ile darmadağın.
Darmadağın bir evde yaşamak çok streslidir.
Tom yıllardır kötü bir şekilde darmadağın edilmiş garajını temizlemeye niyetleniyor.
Odam o kadar darmadağın ki birini eve davet etmek için çok utanıyorum.