Examples of using "Clogged" in a sentence and their turkish translations:
Tüpler tıkalı.
Drenaj tıkanmıştı.
Tom atardamarları tıkadı.
Tuvalet tıkanmış.
Kanalizasyon tekrar tıkanmış.
hiçbir yerde tıkalı damar görülmedi.
Makine, yağdan tıkanmış.
Cadde trafikten tıkandı.
Lavabo pis ve tıkanık.
Banyo boruları kanalizasyonla tıkanmış.
Su borularına bakmaları gerek. Tıkanmış.
Tom Mary'nin tıkanmış boruyu temizlemesine yardım etmemi bekliyor.
Tom aylardır klavyesini temizlememişti, ve o tozla, gıda parçalarıyla ve Allah bilir başka neyle dolmuştu.