Translation of "Circus" in Turkish

That is a circus!

O bir sirk!

The circus is in town.

Sirk kasabada.

Life is one big circus.

Hayat büyük bir sirk.

We really enjoyed the circus.

Sirk bizi çok eğlendirdi.

Tom is a circus performer.

Tom bir sirk oyuncusudur.

Mary is a circus artist.

Mary bir sirk sanatçısıdır.

The circus entertained us very much.

Sirk bizi çok eğlendirdi.

Do you like the Bulgarian circus?

Bulgar sirkini beğeniyor musun?

We enjoyed watching a circus parade.

Sirk gösterilerini izlerken eğlendik.

Let's go to the circus tomorrow.

Yarın sirke gidelim.

I've never been to a circus.

Bir sirkte asla bulunmadım.

Can we go to the circus?

Sirke gidebilir miyiz?

I enjoyed watching the circus parade.

Sirk gösterisini izlemekten zevk aldım.

A circus is visiting the town.

Bir sirk, kenti ziyaret ediyor.

The circus has come to town.

Şehre sirk geldi.

Everyone turned out for the circus.

Herkes sirk için çıktı.

The circus will come to town tomorrow.

Sirk yarın şehre gelecek.

Tom went to the circus with Mary.

Tom Mary ile sirke gitti.

Tom has never been to a circus.

Tom hiç bir sirke gitmedi.

This year the circus has ten elephants.

Bu yılki sirkin on tane fili var.

Tom got a job in a circus.

Tom sirkte bir iş buldu.

The circus amazed and delighted the children.

Sirkler çocukları şaşırttı ve sevindirdi.

Are you interested in joining the circus?

Sirke katılmakla ilgileniyor musun?

Tom and his friends went to the circus.

Tom ve arkadaşları sirke gitti.

It's a three-ring circus in this place.

Bu mekân Dingo'nun ahırı gibi.

The circus has a wonderful collection of wild animals.

Sirkin harika bir vahşi hayvan koleksiyonu var.

I was taken to a circus for the first time.

İlk kez bir sirke götürüldüm.

I asked my father to bring me to the circus.

Babamdan beni sirke getirmesini istedim.

The kids were excited about the arrival of the circus.

Çocuklar sirkin gelişiyle heyecanlandılar.

Tom didn't want to go to the circus with Mary.

Tom Mary ile sirke gitmek istemedi.

I don't want to go to the circus with Tom.

Tom ile sirke gitmek istemiyorum.

Tom took me to the circus when I was a kid.

Ben bir çocukken Tom beni bir sirke götürdü.

Early the next morning, the circus left for the next town.

Ertesi sabah erkenden sirk bir sonraki kasabaya gitti.

Have I ever told you how I became a circus clown?

Hiç sana nasıl bir sirk palyaçosu olduğumu söyledim mi?

- Do you like the Bulgarian circus?
- Do you like Bulgarian circuses?

Bulgar sirkini beğeniyor musun?

The circus and the show are brimful of fun and laughter.

Sirk ve gösteri eğlence ve kahkahalarla doludur.

People who were in the army don't laugh at the circus.

Ordudaki insanlar sirkte gülmezler.

The tallest and smallest men in the world both joined the circus.

Dünyanın hem en uzun hem de en küçük adamları bir sirke katıldılar.

The visit to the circus was a big thrill for the children.

Sirki ziyaret çocuklar için büyük bir heyecandı.

At the age of six, I was taken to a circus for the first time.

Altı yaşında, ilk kez bir sirke götürüldüm.