Translation of "Cain" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Cain" in a sentence and their turkish translations:

Cain killed Abel.

Kabil Habil'i öldürdü.

Cain attacked Abel.

Kabil, Habil'e saldırdı.

Cain was evil.

Kain kötüydü.

- Cain wasn't a good brother.
- Cain wasn't a good sibling.

Kabil iyi bir kardeş değildi.

Abel was killed by Cain.

Habil, Kabil tarafından öldürüldü.

Cain wasn't a good brother.

Kabil iyi bir kardeş değildi.

But to Cain and his offerings he had no respect: and Cain was exceeding angry, and his countenance fell.

Kayin'i ve sunusunu ise reddetti. Kayin çok öfkelendi, suratını astı.

Sevenfold vengeance shall be taken for Cain: but for Lamech seventy times sevenfold.

Kayin'in yedi kez öcü alınacaksa, Lemek'in yetmiş yedi kez öcü alınmalı.

And Cain said to Abel his brother: Let us go forth abroad. And when they were in the field, Cain rose up against his brother Abel, and slew him.

Kayin kardeşi Habil'e, "Haydi, tarlaya gidelim" dedi. Tarlada birlikteyken Kayin kardeşine saldırıp onu öldürdü.

And Cain said to the Lord: My iniquity is greater than that I may deserve pardon.

Kayin, "Cezam kaldıramayacağım kadar ağır" diye karşılık verdi.

And again she brought forth his brother Abel. And Abel was a shepherd, and Cain a husbandman.

Daha sonra Kayin'in kardeşi Habil'i doğurdu. Habil çoban oldu, Kayin ise çiftçi.

And the Lord said to him: No, it shall not so be: but whosoever shall kill Cain, shall be punished sevenfold. And the Lord set a mark upon Cain, that whosoever found him should not kill him.

Bunun üzerine RAB, "Kim seni öldürürse, ondan yedi kez öç alınacaktır" dedi. Kimse Kayin'i bulup öldürmesin diye onun üzerine bir nişan koydu.

And Adam knew Eve his wife; who conceived and brought forth Cain, saying: I have gotten a man through God.

Adem karısı Havva ile yattı. Havva hamile kaldı ve Kayin'i doğurdu. "RAB'bin yardımıyla bir oğul dünyaya getirdim" dedi.

- And the Lord said to Cain: Where is thy brother Abel? And he answered: I know not: am I my brother's keeper?
- And the Lord said to Cain, "Where is Abel, your brother?" And he said, "I don't know. Am I my brother's keeper?"

RAB Kayin'e, "Kardeşin Habil nerede?" diye sordu. Kayin, "Bilmiyorum, kardeşimin bekçisi miyim ben?" diye karşılık verdi.

And it came to pass after many days, that Cain offered, of the fruits of the earth, gifts to the Lord.

Günler geçti. Bir gün Kayin toprağın ürünlerinden RAB'be sunu getirdi.

And Cain went out from the presence of the Lord, and dwelt in the land of Nod, on the east of Eden.

Kayin RAB'bin huzurundan ayrıldı. Aden bahçesinin doğusunda, Nod topraklarına yerleşti.

And the Lord said to Cain, "Where is Abel, your brother?" And he said, "I don't know. Am I my brother's keeper?"

RAB Kayin'e, "Kardeşin Habil nerede?" diye sordu. Kayin, "Bilmiyorum, kardeşimin bekçisi miyim ben?" diye karşılık verdi.

And Cain knew his wife, and she conceived, and brought forth Henoch: and he built a city, and called the name thereof by the name of his son Henoch.

Kayin karısıyla yattı. Karısı hamile kaldı ve Hanok'u doğurdu. Kayin o sırada bir kent kurmaktaydı. Kente oğlu Hanok'un adını verdi.

Adam also knew his wife again: and she brought forth a son, and called his name Seth, saying: God hath given me another seed for Abel, whom Cain slew.

Adem karısıyla yine yattı. Havva bir oğlan doğurdu. "Tanrı Kayin'in öldürdüğü Habil'in yerine bana başka bir oğul bağışladı" diyerek çocuğa Şit adını verdi.