Translation of "Bro" in Turkish

Cool story, bro.

Harika hikaye, dostum.

What's goin on, bro?

- Ne var ne yok, kardeş?
- Nasıl gidiyor kardeş?

Let's play, little bro!

Oynayalım, küçük kardeşlerim!

bro you have gone crazy

abi sen kafayı yedin

Stout fellow you are, bro!

Yiğit adammışsın be birader!

- Thank you, brother.
- Thanks, bro.

Eyvallah biraderim.

I am eating with my bro.

Kardeşimle yiyorum.

Or something like that, bro business seasonal

Ya da böyle şey abi iş sezonluk

High-technology are not actually high technology, bro."

zannettiğin bazı şeyler, yüksek teknoloji değil dostum.

Let's not use Zoom. Don't use it bro

aman Zoom kullanmayalım. Kullanma kardeşim

I can't do it, bro. I'm really sorry.

Bunu yapamam dostum. Gerçekten üzgünüm.

Messed up. I’d want another shot. I’d be like bro, don’t put that recording out.

Korkunç bir şey. Ben bir şans daha isterdim. "Kardeş, bu kaydı yayınlama," derdim.