Examples of using "Balanced" in a sentence and their turkish translations:
Bütçe dengeli olmalıdır.
Dengeli yemek yemek önemlidir.
Kendisini bir kütük üstünde dengeledi.
Tom dengeli bir diyet yemez.
Gelirim ve giderlerim dengeli değil.
Oldukça dengeli bir yemek oldu.
Bu şeyler dengeli bir öğün oluşturur.
- Tatoeba'daki cümleler konu dağılımı bakımından dengeli mi?
- Tatoeba derlemi konu çeşitliliği açısından dengeli mi?
Mary dengeli bir yaşam tarzına sahip olmak istiyor.
Dengeli bir diyet yemeye çalışıyorum.
Tom bir dengeli beslenme yemeye çalışıyor.
Çoğumuz dengeli yiyecek yemeyiz.
Oldukça dengeli bir diyet yediğimi düşünüyorum.
Sen giysileri yıkarken ben çek defterini dengeledim.
Meyve ve sebzeler dengeli bir diyet için gereklidir.
bu nedenle de talep ve arz hala bir şekilde dengede.
Ailesinin dengeli biçimde beslenmesini sağlar.
Dengeli bir diyet yemenin sizin için yararlı olduğunu hepimiz biliyoruz.
aptal gibi bir dondurma kabının üzerine koymuştum,
Doktor Tom'a daha dengeli bir diyet yemesi gerektiğini söyledi.
Sağlıklı ve dengeli bir diyet hepimiz için çok önemlidir.
Güçlü bir bağışıklık sistemi için bol sıvı tüketin, dengeli beslenin, uyku düzeninize dikkat edin.
Yaşama gücü yorulmadan zamanın geniş bir süreci için bir fiziksel veya zihinsel aktivite taşıma kapasitesidir. Sen sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürerek sağlıklı ve dengeli bir diyet tüketerek, eğitim tarafından yaşama gücünü artırabilirsin.