Translation of "$11" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "$11" in a sentence and their turkish translations:

But at 11,

Ama 11'de,

It's already 11 o'clock.

Zaten saat 11.

We're on Interstate 11.

Biz İnterstate 11'in üzerindeyiz.

- She's got an appointment at 11 o'clock.
- She has an appointment at 11 o'clock.
- She's got an appointment at 11 a.m.
- She has an appointment at 11 a.m.

Onun saat 11'de bir randevusu var.

I usually sleep at 11.

Genellikle saat 11'de uyurum.

Tom uses Internet Explorer 11.

Tom, İnternet Explorer 11 kullanıyor.

Now the poverty rate is 11%.

Şimdi %11.

I'm catching the 11:00 train.

11:00 trenini yakalayacağım.

Where were you on 9/11?

11 Eylülde neredeydin?

July 11 is World Population Day.

Dünya Nüfus Günü 7 Temmuzdur.

2 · 7 · 11 · 13 + 4 = 2006

2 . 7 . 11 . 13 + 4 = 2006

And take 11 for any picture cards.

ve eğer resimli bir kart seçtiyseniz 11 ekleyin.

Across 11 countries, from Rwanda to Uganda.

Ruanda'dan Uganda'ya kadar dağıttı.

Southern magnetic field changes every 11 years

güney manyetik alanı her 11 yılda 1 yer değiştiriyor

Napoleon’s return from exile 11 months later  

Napolyon'un 11 ay sonra sürgünden dönüşü

Today, Uruguay has 11 tax free zones.

Bugün, Uruguay 11 vergiden muaf bölgeye sahip.

We'll be home at about 11:00.

Yaklaşık 11:00'de evde olacağız.

I want to catch the 11:45.

11:45 trenine yetişmek istiyorum.

I am an 11-year-old girl.

Ben 11 yaşında bir kızım.

I slept for 11 hours last night.

Dün gece 11 saat boyunca uyudum.

The next train leaves at 11:15.

Bir sonraki tren 11:15'te kalkacak.

So when I was 11, I became ill.

11 yaşındayken hastalandım.

Moon landed on the ship named Apollo-11

Apollo-11 isimli gemiyle Ay'a iniş yapıldı

I was expecting you at 11:00 a.m.

- Sizi sabah 11:00 bekliyordum.
- Sizi sabah 11'de bekliyordum.

He ran 100 meters in 11 seconds flat.

11 saniyede 100 metre koştu.

Since 1990, methane emissions have decreased by 11%.

1990'dan beri metan salımları %11 oranında azalmıştır.

Be at the station at 11 o'clock sharp.

Tam 11:00'de istasyonda olun.

I usually go to bed around 11 p.m.

Genellikle akşam 11.00 civarında yatmaya giderim.

I go to bed around 11:30 p.m.

Yaklaşık akşam 11.30'da yatmaya giderim.

It's already 11:30. We should turn in.

Zaten 11:30. Yatmalıyız.

Each team has 11 players on the field.

Her takımın sahada 11 oyuncusu var.

I'm going to play sport at 11 o'clock.

Saat 11'de spora gidiyorum.

He studied at Vefa High School for 11 years

Vefa lisesinde 11 yıl okudu

Apollo-11 is equipped with a high-end computer

Apollo-11 ise son teknoloji bir bilgisayarla donatıldı

The average of 7, 10, and 16 is 11.

7,10 ve 16 nın ortalaması 11 dir.

Throughout its history, Yemen has experienced 11 civil wars.

Tarihi boyunca, Yemen 11 tane iç savaş yaşadı.

I stayed in my bedroom until 11:00 am.

Ben sabah 11.00'e kadar yatak odamda kaldım.

They had tried between three and 11 types of antidepressants

üç ile on bir arasında antidepresan çeşidi

The 9/11 terrorist attacks on New York and Washington

New York ve Washington'a yönelik 11 Eylül terörist saldırılarının

It would be sailing with a ship named Apollo-11

Apollo-11 isimli bir gemiyle yola çıkılacaktı

Pioneer 10 and pioneer 11 are also on the way

aynı zamanda pioneer 10 ve pioneer 11 de yolda

We have 11 language versions, we have millions of views,

11 dilde iletişim kuran, milyonların izlediği bir sitemiz var.

The sum of 12, 24, 7 and 11 is 54.

12, 24, 7 ve 11'in toplamı 54'dür.

We have a break from 10:40 to 11:00.

10.40'tan 11.00'e kadar bir molamız var.

- It is already eleven.
- It's already 11.
- It's already eleven.

Saat şimdiden on birdir.

Last night he went to sleep at 11 o' clock.

Dün gece saat 11'de uyumaya gitti.

Date of last revision of this page: 2010-11-03

Bu sayfanın son güncellenme tarihi: 2010.11.03

Mary, an 11-year-old girl, can speak three languages.

Mary, on bir yaşında bir kız, üç dil konuşabiliyor.

Were you really playing chess at 11:30 last night?

Dün gece 11.30'da gerçekten satranç mı oynuyordun?

In 2012, Fadil's parole was refused for another 11 years.

2012'de Fadıl'ın şartlı tahliyesi 11 yıl daha reddedildi.

Sami will see Layla at the office at 11 am.

Sami saat 11'de ofiste Leyla'yı ziyaret edecek.

Breakfast is served from 7:30 a.m. to 11:00 a.m.

Kahvaltı sabah 07:00-11:00 arası servis edilir.

But for 11, their depression was greatly reduced for about two months,

Fakat 11 hastanın depresyonunda yaklaşık iki ay sonra büyük bir azalma oldu.

In 11 hours, we will arrive in San Francisco around 7:30.

11 saat içinde, 7.30 gibi San Francisco'ya varacağız.

Typhoon No.11 is moving up north at twenty kilometers per hour.

Typhoon No.11 saatte yirmi kilometre hızla kuzeye doğru ilerliyor.

After 11 o'clock the guests began to leave by twos and threes.

Saat 11'den sonra misafirler ikişer ve üçer ayrılmaya başladı.

Honey, don't forget to wake me up for work at 11 o'clock.

Canım, saat 11.00'de iş için beni uyandırmayı unutma.

- I can come at 11:00.
- I can come at eleven o'clock.

Saat 11'de gelebilirim.

And as we know, 9/11 caused a lot of shock and grief.

Bildiğimiz üzere, 11 Eylül çok fazla şok ve acıya neden oldu.

He explains the reason why high school life lasts 11 years as follows:

lise hayatının 11 yıl sürmesinin sebebini ise kendisi şöyle anlatıyor

Today in Mexico reached up to 11 million believers in the flat world

Bugün Meksika'da 11 milyona kadar ulaştı düz dünyaya inananlar

You want the Number 11. It stops in front of the post office.

Sen on bir numarayı istiyorsun. O, postanenin önünde durur.

The plane took off at 11:00 a.m; thirty minutes later than scheduled.

Uçak sabah 11.00'de havalandı; planlanandan otuz dakika daha sonra.

She had already gone to bed when I called her at 11 p.m.

Ben akşam saat on birde onu aradığımda o zaten yatmaya gitmişti.

Our train left Osaka at 8:00, arriving in Tokyo by 11:00.

Bizim tren saat sekizde Osaka'dan ayrıldı, on bire kadar Tokyo'ya varacak.

If you want to be on time, you should be there by 11 o'clock.

Zamanında olmak istiyorsan, 11:00'e kadar orada olmalısın.

You can go out, as long as you promise to be back by 11 o'clock.

Saat 11'e kadar geri döneceğine söz verdiğin sürece, dışarı çıkabilirsin.

If a man had 11 sheep and all but 9 died, how many sheep would he have left?

Bir adamın 11 tane koyunu varsa ve onların 9'u öldüyse geriye kaç tane koyunu kalmış olur?

The 2016 World Chess Championship is being held in New York City, from Nov. 11 to Nov. 30.

2016 Dünya Satranç Şampiyonası, 11 Kasım'dan 30 Kasım'a kadar New York'ta düzenleniyor.

Even though more people than ever are shopping online, just 11% of all retail sales occur over the internet.

Hiç olmadığı kadar çok insanın internet üzerinden alışveriş yapmasına karşın, tüm perakende satışların yalnızca %11'i internet üzerinden gerçekleşiyor.

The work wasn't finished at 11:00 p.m. Friday, so they decided to carry it over to the following Monday.

İş cuma günü gündüz on birde bitirilmedi, bu yüzden onu önümüzdeki pazartesiye ertelemeye karar verdiler.

On June 11, 1948, a V-2 Blossom launched into space from White Sands, New Mexico carrying Albert I, a rhesus monkey.

11 Haziran 1948 tarihinde, bir al yanaklı maymun, Albert I'i taşıyan bir V-2 Blossom , New Mexico'da White Sands'den uzaya fırlatıldı.

- You had better not go out now. It's almost 11.
- You'd better not go out now. It's almost eleven.
- I hope you're not going out now. It's almost eleven.

Şimdi dışarı çıkmasan iyi olur. Saat neredeyse 11.

The International Sun-Earth Explorer 3 (ISEE-3) spacecraft made the first ever direct cometary measurements on September 11, 1985 as it flew through the tail of Comet Giacobini-Zinner.

Uluslararası Sun-Earth Explorer 3 uzay gemisi kuyruklu yıldız Giacobini-Zinner'in kuyruğu boyunca uçarken 11 Eylül 1985'te ilk doğrudan kuyruklu yıldız ölçümleri yaptı.