Translation of "Uses" in Turkish

Who uses Tatoeba?

Kim Tatoeba'yı kullanır?

She uses Botox.

O botoks kullanır.

Hamisi uses sugar.

Hamisi şeker kullanır.

Everyone uses Google.

Herkes Google kullanır.

Everyone uses escalators.

Tüm dünya yürüyen merdiven kullanıyor.

She uses her looks.

O bakışlarını kullanılır.

Tom uses Windows 7.

Tom Windows 7 kullanır.

This cyclist uses EPO.

Bu bisikletçi EPO kullanıyor.

It uses solar power.

O, güneş enerjisi kullanır.

My friend uses sugar.

Arkadaşım şeker kullanır.

This stove uses kerosene.

Bu soba kerosen kullanır.

Tom never uses profanity.

Tom asla küfür kullanmaz.

Tom uses a wheelchair.

Tom bir tekerlekli sandalye kullanır.

Who else uses it?

Başka kim onu kullanır?

She uses rude words.

O kaba sözler kullanıyor.

Tom uses public transportation.

Tom toplu taşıma kullanıyor.

Who else uses them?

Onları başka kim kullanıyor?

Tom uses Netscape Navigator.

Tom, Netscape navigatör kullanıyor.

Tom uses Mozilla Firefox.

Tom, Mozilla Firefox kullanıyor.

Tom uses Google Chrome.

Tom, Google Chrome kullanır.

Tom uses Google Maps.

Tom, Google Haritalar'ı kullanıyor.

Sami actually uses this.

Sami bunu gerçekten kullanıyor.

Sami barely uses Twitter.

Sami, Twitter'ı ender kullanır.

There are incorrect uses.

Yanlış kullanımlar var.

Mary uses a potter's wheel.

Mary bir çömlekçinin çarkını kullanıyor.

Tom always uses a condom.

- Tom her zaman prezervatif kullanır.
- Tom her zaman kondom kullanır.

Tom now uses Windows 8.1.

Tom şimdi Windows 8.1 kullanıyor.

Tom still uses a typewriter.

Tom hâlâ bir daktilo kullanıyor.

Tom often uses vulgar language.

- Tom sık sık sokak ağzı kullanır.
- Tom çoğu zaman küfürlü konuşur.

Tom never uses paper towels.

Tom asla kağıt havlu kullanmaz.

My brother uses this bike.

Erkek kardeşim bu bisikleti kullanır.

He often uses a subway.

O sık sık bir metro kullanır.

Tom uses Twitter every day.

Tom her gün Twitter'ı kullanır.

Everyone I know uses Google.

Tanıdığım herkes Google kullanır.

Who else uses this room?

Bu odayı başka kim kullanıyor?

Tom seldom uses power tools.

Tom nadiren elektrikli aletler kullanır.

This pan has several uses.

Bu tavanın çeşitli kullanımları vardır.

My brother uses that bike.

Erkek kardeşim o bisikleti kullanır.

The headteacher uses unorthodox methods.

Baş öğretmen alışılmışın dışında yöntemler kullanır.

Mary seldom uses nail polish.

Mary nadiren oje kullanır.

Tom uses Internet Explorer 11.

Tom, İnternet Explorer 11 kullanıyor.

Tom still uses Windows XP.

Tom hala Windows XP kullanıyor.

Tom still uses Windows 95.

Tom hala Windows 95 kullanıyor.

Tom uses a potter's wheel.

Tom çömlekçi çarkı kullanıyor.

Tom uses French every day.

Tom Fransızca'yı her gün kullanıyor.

- The desk Ken uses is old.
- The desk that Ken uses is old.

Ken'in kullandığı masa eskidir.

- She uses different aspects of Scottish dialects.
- He uses different aspects of Scottish dialects.

O, İskoç lehçelerinin farklı yönlerini kullanır.

"Sticky Vicky uses White Rain shampoo.

''Yapışkan Vicky White Rain şampuan kullanıyor.

The desk Ken uses is old.

Ken'in kullandığı masa eskidir.

He uses honey instead of sugar.

O, şeker yerine bal kullanır.

Tom still uses dial-up Internet.

Tom hala çevirmeli internet kullanıyor.

No one uses that word anymore.

O sözü artık kimse kullanmıyor.

Tom uses honey instead of sugar.

Tom şeker yerine bal kullanır.

Tom uses sports metaphors for everything.

Tom her şey için spor metaforları kullanır.

It’s the projection Google Maps uses.

Bu da Google Haritalar'ın kullandığı projeksiyon.

This rice cooker uses fuzzy logic.

Bu pirinç ocağı bulanık mantık kullanır.

My father uses his time well.

Babam zamanını iyi kullanır.

Machinery uses a lot of electricity.

Makineler çok elektrik kullanır.

The factory uses many complicated machines.

Fabrika birçok karmaşık makineleri kullanır.

The alien uses levitation and telekinesis.

Uzaylı, levitasyon ve telekinezi kullanır.

Tom uses cannabis for medical reasons.

Tom tıbbi nedenlerle kenevir kullanmaktadır.

This car uses the most gas.

Bu araba çok benzin kullanıyor.

Tom uses that word a lot.

Tom bu kelimeyi çokça kullanır

This car uses a futuristic engine.

Bu araba geleceğe ait bir motor kullanıyor.

Each student uses their own computer.

Her öğrenci kendi bilgisayarını kullanır.

This shop uses only recycled paper.

- Bu mağaza sadece geri dönüştürülmüş kâğıt kullanır.
- Bu dükkan yalnızca geri dönüştürülmüş kağıt kullanır.

Curacao uses a phonetic writing system.

Curaçao fonetik bir yazı sistemi kullanır.

No one uses phone books anymore.

- Kimse artık telefon defteri kullanmıyor.
- Artık kimse telefon rehberi kullanmıyor.

Sometimes Tom uses the preterite incorrectly.

Bazen Tom geçmiş zamanı yanlış kullanıyor.

Do you think Tom uses hairspray?

Sence Tom saç spreyi kullanıyor mu?

Tom uses flashcards to study vocabulary.

Tom, kelimeleri çalışmak için bilgikartları kullanıyor.

- Tom told me that he never uses shampoo.
- Tom told me he never uses shampoo.

Tom bana hiç şampuan kullanmadığını söyledi.

And carnism uses a set of defenses

Karnizm, çiftlik hayvanları ile ilgili

And uses his nose to find food.

Yemeği de burnuyla bulur.

Which uses natural gas to generate electricity

elektrik üretmek için doğal gaz kullanan

Escobar uses foresight in the criminal world

Escobar ise suç dünyasında öngörüyü kullanıyor

Because it uses it in his favor

çünkü bu onu lehine kullanıyor

Notice how the player uses his elbows.

Oyuncunun dirseğini nasıl kullandığına dikkat edin.

Iron is a metal with many uses.

Demir, birçok kullanımı olan bir metaldir.

Who else uses Tatoeba in your office?

Ofisinde başka kim Tatoeba kullanır?

I can't believe Tom still uses it.

Tom'un bunu hâlâ kullandığına inanamıyorum.

Troy uses his position for personal gain.

Troy kişisel kazancı için konumunu kullanır.

Mary uses eyedrops for her dry eyes.

Mary kuru gözleri için göz damlaları kullanır.

This is the desk that Tom uses.

Bu Tom'un kullandığı masa.

Most of the Internet uses unfriendly language.

İnternetin çoğu düşmanca dil kullanır.

That tailor always uses very good material.

O terzi her zaman çok iyi malzeme kullanır.

He uses bitcoins to purchase illicit drugs.

O yasa dışı uyuşturucu almak için sanal para kullanır.

Dad uses fire to roast a chicken.

Babam tavuk kızartmak için ateş kullanır.

This is the desk which Ken uses.

Bu Ken'in kullandığı masadır.

The desk which Ken uses is old.

Ken'in kullandığı masa eski.

Our college uses far too much electricity.

Bizim üniversite çok fazla elektrik tüketir.

The iron uses a lot of electricity.

- Ütü fazlaca elektrik kullanır.
- Ütü çok elektrik harcar.

Tom still uses an old dial telephone.

Tom hala eski çevirmeli bir telefon kullanıyor.

Tom uses Safari to browse the web.

Tom, web'e göz atmak için Safari'yi kullanır.

Mary uses Apple Maps on her iPhone.

Mary, iPhone'unda Apple Haritalar'ı kullanıyor.

- Tom has a car, but he rarely uses it.
- Tom has a car, but he seldom uses it.
- Tom has a car, but he hardly ever uses it.
- Tom has a car, but he almost never uses it.

Tom'un bir arabası var, ama onu nadiren kullanıyor.

This one uses what's called "priming" in psychology.

Bu seferki psikolojide "ilkinleme" denen bir olayı kullanmakta.