Translation of "Lichtgevoelige" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Lichtgevoelige" in a sentence and their turkish translations:

Maar speciale, lichtgevoelige camera's...

Ama düşük ışıkta görmeye ayarlı kameralar...

Maar een lichtgevoelige camera...

Düşük ışıkta çekim yapan kameralarsa...

Lichtgevoelige camera's onthullen krachtige roofdieren...

Düşük ışığa duyarlı kameralar Mumbai sokaklarında kol gezen...

Een lichtgevoelige camera onthult deze bevroren wereld.

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bu donuk dünyayı bize gösteriyor.

Als we dit lichtgevoelige deel van de algen klonen

Eğer algin bu ışığa duyarlı kısmını klonlarsak

Een lichtgevoelige camera... ...onthult een moederijsbeer en haar twee welpjes...

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.

Maar lichtgevoelige camera's onthullen een soort met een andere benadering.

Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.

In het holst van de nacht... ...onthullen lichtgevoelige camera's een opmerkelijk schouwspel.

Gecenin bir yarısı. Düşük ışığa duyarlı kameralar çarpıcı bir görüntü yakalıyor.

Ze bezitten een strook met lichtgevoelige cellen... ...om de horizon mee af te speuren.

Gözlerindeki, ışığa duyarlı hücrelerden oluşan yatay hatla ufku tararlar.