Examples of using "Gekregen" in a sentence and their turkish translations:
E-postamı aldın mı?
Noel için ne aldın?
Her çocuk kendi diplomasını aldı.
Mektubunu dün aldım.
- Onun bir mektubunu aldın mı?
- Onun mektubunu aldın mı?
Mektubumu aldın mı?
Ben davetiye almadım.
Telefon numarasını aldın mı?
Senin mesajını dün aldım.
Bu yıl kaç tane Noel hediyesi aldın?
Bu mevsim grip aşısı oldunuz mu?
ve çocuk yapma fırsatını kaçırdık.
Sonunda, bilgi aldık.
Bunu Noel için aldım.
Herkes Noel için bir şey aldı.
Tom başka ne aldı?
Noel için ne aldınız arkadaşlar?
Onu kimden aldın?
- Bunu neredeyse bedava aldım.
- Onu neredeyse bedavaya aldım.
- Onu neredeyse beleşe aldım.
Burnu büyüktü.
Bana senin işini teklif ettiler.
Dün maaşımı aldım.
Mektuplarım eline geçmedi mi?
Bu yıl Noel için ne aldın?
- Ne zaman ve nerede hediyeyi aldın?
- Hediyeyi ne zaman ve nerede aldın?
COVID-19 aşısını zaten olmuş muydunuz?
Tom, Noel için bir hamster aldı.
Ben istediğimi aldım.
Onu nasıl başardınız?
İyi bir iş teklifi aldım.
Ben bu CD çaları ücretsiz aldım.
Tom Noel için bir yavru köpek aldı.
Sadece karımın bir bebeği oldu.
Bu yıl hiç noel hediyesi almadım.
Noel için bir bilgisayar aldım.
Noel için bir bisikletim aldım.
Bu yıl Tom'dan bir Noel hediyesi aldın mı?
Makineyi çalıştırdım.
Noel için bir e-okuyucu aldım.
Bu saat bana amcam tarafından verildi.
Dün ondan bir mektup aldım.
Het, sadece iyi bir fikrim vardı.
Ben o dersten muaf tutuldum.
Geçen hafta güzel bir kız bebek doğurdu.
Noel için aldığımız şeye asla inanmazsın.
Şimdiye kadar aldığın en güzel Noel hediyesi nedir?
sizinle paylaşmaktan gurur duyuyorum.
önceki bilim fuarları ödüllerimden gelen paraları kullandım.
- Rusya büyük finansal zorluklarla karşılaşıyor.
- Rusya büyük finansal zorluklarla karşı karşıyadır.
Tom Noel'de, oyuncak bir çekiç ve bir alet kutusu aldı.
Üzümü ye, bağını sorma!
Bilgiyi ilk elden aldım.
Oynamak için hiç şansımız olmadı.
Şimdiye kadar Noel için aldığın en iyi şey nedir?
Geçen Noel'de aldığınız en iyi hediye neydi?
İşi almadığına şaşırdım.
Bu şimdiye kadar aldığım en harika hediye.
Sana gönderdiğim paketi aldın mı?
O konuyla ilgili bir mektup aldım.
Tom'un iş bulup bulmadığından haberin var mı?
Tom ksilofonu ücretsiz aldığını söyledi.
Bu, şimdiye kadar aldığım en güzel Noel hediyesi.
Tom'un bugünkü toplantı hakkındaki mesajını almadın mı?
Tom'la hiç vedalaşma şansım olmadı.
Burnu büyüktü.
Ondan bir davet aldım ama kabul etmedim.
Tom, gözünü kimin morarttığını hatırlamıyor.
Tom bana Mary'den aldığı mektubu okuttu.
Şaşırmış bir şekilde "Nasıl olur da cebinin içine çantayı sığdırdın?!" diye sordu kadın.
Tom benden daha fazla Noel hediyeleri aldı.
Onu nasıl başardınız?
O bunu erkek kardeşinden bir hediye olarak aldığı bıçakla kesti.
Çocuklar Noel için ayakkabı aldı.
Onlar bir bankaya gitselerdi daha iyi bir değişim oranı alırlardı.
Tom'u arabanı yıkamana yardım etmeye nasıl ikna ettin?
Bizi bu noktaya getirmekle harika bir iş çıkardın ama şimdi panzehre ihtiyacı olan benim.
Geçen hafta güzel bir kız doğurdu.
İtalya'daki erkek kardeşimden bir Noel kartı aldım.
Ben onların bunu nasıl yaptıklarını bilmiyorum.